Articles




Namaz için çocukları vurmak nasıl olur?


Hamd, yalnızca Allah'adır.


Ebu Davud (495) ve Ahmed (6650) hadislerinde Amr bin


Şuayb’dan o da babasından o da dedesinden rivayetle; belirtti:


“Allah Resulü-sallallahu aleyhi ve selem- şöyle buyurdu: çocuklarını


yedi yaşlarında iken namaz kılmalarını emredin, onlar on yaşlarına


basınca da namaz için vurun, erkek-kız yataklarını da ayırın.” el-


Elbani “el-İrva”da (247)de bunun sahih olduğunu belirtmiştir.


İbn-i Kudame –Allah rahmet etsin- “el-Muğni” nin (357/1) şöyle


belirtir:


“Çocuk hakkında ki bu emir ve meşru edeplendirme namaza


alıştırmak içindir. Ta ki ona alışsın ve sevsin ki akil-baliğ olduğunda


onu asla bırakmasın.” Bitti.


es-Sebki ise şunu belirtir:


“Veliye düşen çocuğuna namazı yedi yaşında iken emretmesidir.


On yaşında ise namaz için de vurmalıdır.”


Vacip olmayan bir konuda emretmenin vacip olmasını inkâr


etmiyoruz. Biz hayvanları eğitmek adına vuruyoruz ve çocuklara


nasıl vurmayız? Bu onun yararınadır ve ergenlik çağına girmeden


namaz kılmaya alışsın.” Özetle bitti.


“Fetava es-Sebki” (379/1)


Çocuk ve cariye yedi yaşında iken namaz kılmaları emredilir ve


on yaşına bastıklarında ise dövülür. Aynı şekilde ramazan orucunu


tutmaları için de emredilir. Kur’an okumadan, sünnet namazları


kılmalarından, hac ve umre yapmalarından, tesbihat getirmelerini, la


ila illa Allah, Allahu Ekber, elhamdu lillah gibi durumları


çoğaltmalarından tutun da her hayrı yapmaya teşvik edilmeli ve


bütün günahlardan da yasaklanmalıdır.


Namaz için çocuğa vurmada acıtmayan, deriyi parçalamayan,


dişi veya kemiği kırmayan ve hafif bir dövme şartı aranır. Bu bele


3


veya omuza yâda buna benzer yerlere vurulmalıdır. Yüze vurmaktan


sakınmalıdır çünkü ona vurmak haramdır, çünkü Peygamberimiz


bunu yasaklamıştır.


Bu vurma on kırbacın üstünde olmamalı terbiye ve eğitim amaçlı


olmalıdır. Bu sadece ihtiyaç anında ona yaptığını açıklayacak bir


cezalandırma isteğinde ortaya çıkmalıdır ve çocukları nefret


ettirecek ve namazlarını bırakacak çoğunlukta olmamalıdır.


Ebu Burdetul-Ensari(r.a.) Allah Peygamberinin –sallallahu


aleyhi ve selem- şöyle dediğini işittim: “Hiç kimse Allah’ın


hadlerinin birinin dışında on kırbaçtan fazla kırbaçlanamaz.”


Buhari(6456) ve Müslim(3222) ile rivayet etmiştir.


İbn-i Kayyim –Allah ona rahmet etsin- şunu belirtir:


Sallallahu aleyhi ve selemin şu sözü: “Hiç kimse Allah’ın


hadlerinin birinin dışında on kırbaçtan fazla kırbaçlanamaz.” Allah


hakkında bir cinayeti kast etmektedir.


Eğer ona dense ki: Cinayet haddi murat idiyse on ve üzeri kırbaç


nerede olur?


Denilir ki: erkeğin kadınını, çocuğunu, kölesini, reçberini eğitim


vb. durumlar için vurabilir. On kırbaçtan fazlasını vurmak ise caiz


değildir. Hadisin tahriçlerinden en güzel tahrici budur.” Bitti.


“İ’lamul-Muvakkıîn” (23/2)


Çocuğun şerefini kendisi ve başka arkadaşları önünde korumak


için bu vurma eylemi de hiç kimsenin önünde yapılmamalıdır.


Babanın çocukları ile olan ilişkisinden onları eğitmek için


vurduğu Allah’a itaat ve Resulüne-sallallahu aleyhi ve selem- itaat


için vurduğu bilinmelidir. Bunun arkasında başka bir kasıt


aranmadığını onun maslahatını tamamlamak ve meşru olan bir


eğitimle özen gösterildiği ta ki çocuk şeriat emirlerine nefret ederek


büyümesin, onu bıraktığı için de vurulduğunu bilsin.


Şeyh İbn-i Baz –Allah ona rahmet etsin- şunu belirtir:


Ev halkıyla ilgilen, onlardan habersiz olma ey Allah’ın kulu,


onların ıslahı için çalışmalısın, kızlarına ve oğullarına yedi


yaşlarında namaz kılmalarını emretmelisin, on yaşında ise onlara


namaz için vurmalısın, Allah’a itaatte onlara yardımcı olacak hafif


4


bir vurma olmalıdır. Onlara namazı vakitlerinde kılmalarına


alıştırmalısın ki ta ki Allah’ın dininde istikamette bulunsunlar,


İslam’ı bilsinler. Bu durum Allah Resulünün-sallallahu aleyhi ve


selem- sahih hadislerinde de geçmektedir.”


“Mecmuu Fetava İbn-i Baz” (46/6)


Şeyh ibn-i Useymin –Allah ona rahmet etsin- şunu belirtir:


“Peygamber –sallallahu aleyhi ve selem- bizlere çocuklarımıza


yedi yaşına bastıklarında namaz kılmalarını emretmemizi ve on


yaşına bastıklarında ise onun için vurmamızı emretti. Oysa onlar


dini teklif ile sorumlu değillerdir. Bu sadece onların itaate alışmaları


ve onu sevmeleri içindir. Büyüdüklerinde ise bu onlara kolay gelsin


ve yanlarında sevimli olsun. Aynı durum övülmeyen durumlar için


de geçerlidir. Mükellef olmadıkları halde küçükken buna alışmaları


gerekir. Böylece büyüdüklerinde ona alışmış olacaklar ve içlerine


sindirmiş olacaklardır.”


“Fetava nurun ala’d-Derb” (386/11)


Şeyh aynı şekilde şunu belirtir:


Emir vaciptir ancak eğer vurma faydalı ise yapılmalıdır. Çünkü


bazen çocuğu vurursun ama bu vurmanın faydası yoktur. Ancak bu


onun bağırmasını ve ağlamasını çoğaltmaktadır. Fayda vermez.


Burada vurmaktan kasıt acıtma olmayan vurmadır. Kolay vuruştan


ıslah gerçekleşir ve zarar hâsıl olmaz.” Bitti.


“Açık Kapı Buluşması” (18/95)


- Allah ona rahmet etsin- şunu da belirtir:


Acıtacak tarzda vurulmaz ve örneğin yüzü de ve öldürücü yere


de vurulmaz. Oysa bele veya omuza yâda ona benzer yerlere


vurulur. Ölümüne sebeb olunacak bir vurma değildir. Yüze


vurmanın tehlikesi vardır; çünkü yüz insanda en üsttedir ve insanın


en şerefli yeridir. Eğer yüze vurulursa onu aşağılamış ve zelil


kılmışsındır. Oysa bele vurmak böyle değildir. Bu nedenle yüze


vurmak yasaklanmıştır.” Bitti.


“Fetava nurun ala’d-Derb” (2/13)


Şeyh el-Fevzan şunu belirtir:


5


Vurma terbiye yöntemlerinden bir yöntemdir. Muallim vurmalı ve müeddib vurmalıdır. Velayeti üstlenen anne-baba ahlak ve uyarma için vurmalıdır. Yatakta uzaklaşan kadına da kocası vurmalıdır. Ancak bunun da bir sınırı vardır. Deriyi parçalayacak veya kemiği kıracak bir tarzda vurulmamalıdır. İhtiyaç gerektirdiğinde ölçülü vurulmalıdır.” Özetle bitti. “İğasetul-Mustefid bişerh kitabut-Tevhid” (284-282) Burada üzerinde durulması gereken bir nokta da çocuk sadece namazı terk ettiği için eğitim amaçlı vurmak gerekir. Oysa namazın şartlarını, rükünlerini, farzlarını yerine getirmede ihmalkâr davranıyorsa da yine vurulur. Belki çocuk namazı kılar ancak vakitler arası cem ediyorsa veya abdestsiz namaz kılıyorsa yada namazı güzelleştirmiyorsa ona namazın bütün durumlarını öğretmek gerekir. Namazın şartları, farzları ve rükünleri peliştirilmelidir. Eğer bir durumda aşırı giderse ona nasihat etmeye devam ederiz. Ardı ardına onu öğretiriz. Buna rağmen inat ederse namazı güzel kılması için eğitim amaçlı vurulur. Allah en iyi bilendir.



Son G?nderiler

KÂİNATI KİM YARATTI? ...

KÂİNATI KİM YARATTI? BENİ KİM YARATTI? NİÇİN? Ben doğru yol üzere miyim?

İslam Fıtrat, akıl ve ...

İslam Fıtrat, akıl ve saadet dinidir

İSLAM, ALLAH'IN GÖNDE ...

İSLAM, ALLAH'IN GÖNDERDİĞİ RASÛLLERİN DİNİDİR