Articles




İBLİS (ŞEYTAN) MELEKLERDEN DEĞİLDİR


Bir arkadaşım bana, şeytanın meleklerden olduğunu söyledi.


Eşim (hanımım) ise bunun doğru olmadığını söylemektedir. Bu


konuda bana bazı bilgiler verebilir misiniz?


Hamd, yalnızca Allah'adır.


İblis (şeytan), kesinlikle meleklerden olmamıştır. Bunun böyle


olduğuna üç şey delâlet etmektedir:


1. Kur'an-ı Kerim'in bunu açıkça belirtmesi.


2.İblis'in (şeytanın) yaratılışı ile ilgili özellikleri


(sıfatları/vasıfları).


3.İblis'in (şeytanın) ahlâkı ile ilgili özellikleri (sıfatları/vasıfları).


1.Kur'an-ı Kerim'in bunu açıkça belirtmesine gelince, Allah


Teâlâ'nın şu sözü buna delildir:





"(Ey Peygamber!Hatırlar mısın) hani biz meleklere:(Selâm


vermek amacıyla) Âdem'e secde edin, dediğimizde, cinlerden olan


İblis dışında herkes secde etmişti de İblis Rabbinin emrinden


çıkmıştı. (Ey insanlar!) Onlar sizin azılı düşmanınız olduğu halde


şimdi siz, beni bırakıp da onu ve onun soyunu mu dost


ediniyorsunuz (onlara itaat ediyor ve bana itaat etmeyi


bırakıyorsunuz)? Zâlimlerin, Rahman'a itaat etmek yerine şeytana


itaat etmeleri ne kötüdür!."(Kehf Sûresi: 50).


Hasan Basrî -Allah ona rahmet etsin- bu konuda şöyle demiştir:


"İblis, göz açıp kapayıncaya kadar -bir süreliğine- bile olsa


meleklerden olmamıştır. Âdem -aleyhisselâm- nasıl ki beşeriyetin


aslıdır, İblis de cinlerin aslıdır." (Taberî, sahih bir senedle rivâyet


etmiştir. İbn-i Kesîr de tefsîrinde zikretmiştir. cilt: 3, sayfa: 89 ).


2. İblis'in (şeytanın) yaratılışı ile ilgili özelliklerine gelince,


Allah Teâlâ İblis'i ateşten yarattığını belirterek şöyle buyurmuştur:





"O (Allah), insanı (n babası olan Âdem'i) pişmiş tuğla gibi kuru


çamurdan yarattı. Cinleri ise, dumansız hâlis ateşten yarattı."


(Rahmân Sûresi: 14-15).


Âişe'den -Allah ondan râzı olsun- gelen sahih hadiste,


Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:





"Melekler, nurdan yaratılmışlardır. Cinler, dumansız hâlis ateşten


yaratılmışlardır. Âdem ise, size anlatılan topraktan yaratılmıştır."


(Müslim; hadis no: 2996).


مَارِجٍ ) ) (Mâric) kelimesi, ateşin saf ve katıksız alevi veya


içerisine duman karışan alev demektir. (Sa'dî Tefsîri; c:7. s: 248.


Lisânu'l-Arab; c:2, s: 356).


Bu sebeple meleklerin yaratılışları ile İblis'in yaratılışı


birbirinden farklı olduğu açıkça belli olmuştur.Bu da, İblis'in


meleklerden olmadığı kesinlikle anlaşılmış olmaktadır.


3. İblis'in ahlâkı ile ilgili özelliklerine gelince, şüphesiz o, Âdem


-aleyhisselâm-'a secde etmemekle Allah Teâlâ'ya karşı


gelmiştir.Oysa Kur'an'dan Kerim'den bilmekteyiz ki, meleklerin


Allah Teâlâ'ya karşı gelmeleri mümkün değildir.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur:





"(Melekler) kendilerine verdiği emirlerde Allah’a asla isyan


etmezler ve sadece emrolunduklarını yerine getirirler." (Tahrim


Sûresi: 6).


Selef'ten bazı kimselerden İblis'in, meleklerin başı ve onun


cennet bekçilerinden birisi olduğu gibi, sahih olmayan israiliyattan


rivâyetler gelmiştir.


Nitekim İmam İbn-i Kesir -Allah ona rahmet etsin- bunu şöyle


açıklamıştır:


4


"Bu konuda ilk müslümanlardan birçok eserler rivâyet edilmiştir.


Bu eserlerin çoğu, ibret alınması için nakledilen İsrailiyat'tandır. Bu


rivâyetlerden çoğunun durumunu (doğru olup olmadığını), Allah


daha iyi bilir. Bu rivâyetlerden bazısı da elimizdeki kaynaklardaki


gerçeklere aykırı olduğundan dolayı yalan olduğu kesindir.Kur'an'da


geçmiş ümmetlerden bahseden kıssa ve haberler, onun dışındaki


kaynaklardan nakledilen kıssa ve haberlere ihtiyaç duyulmayacak


kadar pek çoktur.Çünkü Kur'an'ın dışında nakledilen bu rivâyetlerde


değiştirme, fazlalık ve noksanlık gibi kusurlardan uzak rivâyetler,


neredeyse yok gibidir. Bu rivâyetlerde birçok şeyler uydurulmuştur.


Bu ümmette hadisleri yazıp sahih ve hasenini; zayıfından,


münkerinden, uydurulmuşundan, terkedileninden ve yalan olanından


ayırt eden, uzman ve hâfız imamlar, âlimler, önderler, takvâ


sahipleri, iyi insanlar ve soylu kimseler olduğu kadar, diğer


ümmetlerde dînde tahrif edilen şeyleri reddedecek hâfızlar


olmamıştır.İslâm ümmetinin bu değerli âlimleri, Muhammed -


sallallahu aleyhi ve sellem-'in sünnetini, peygamberlerin sonuncusu


ve insanlığın efendisinin makamını korumuşlar ve ona nisbet edilen


yalanı veya ondan olmayan şeyleri ondanmış gibi göstererek hadis


uyduran, yalancı ve bilinmeyen kimseler gibi insanları çok iyi


tanımışlardır. Allah onlardan râzı osun ve firdevs cennetlerini


onların barınağı kılsın." (İbn-i Kesir Tefsiri; cilt:3, s: 90).



Son G?nderiler

MÜSLÜMAN BİR VAZİDEN ...

MÜSLÜMAN BİR VAZİDEN HIRİSTİYAN BİR KİŞİYE MESAJ

ALTI GÜN ŞEVAL orucun ...

ALTI GÜN ŞEVAL orucunun fazileti

HİZİPÇİLİK VE ALLAH’A ...

HİZİPÇİLİK VE ALLAH’A DAVETTE OLUMSUZ ETKİLERİ...

KURAN-I KERİM'DEN FAY ...

KURAN-I KERİM'DEN FAYDALANMANIN ŞARTLARI