Articles




Allah Teâlâ buyurdu ki:





"(Ey Nebi!) De ki: Hiç (Rableri ve hak dînlerini) bilenlerle, (bunları) bilmeyenler bir


olur mu?"1


Yine buyurdu ki:





"Allah, sizden (samimi olarak) îmân edenlerin ve kendilerine ilim verilenlerin (ecirde)


derecelerini yüceltsin."2


Yine buyurdu ki:





"(Ey Nebi!) De ki: Rabbim! Benim ilmimi arttır." 3





Muâviye’den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduguna göre, o söyle demistir:


"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdu ki:


"Allah kimin hakkında iyilik dilerse, onu dînde bilgili kılar."4


1 Zümer Sûresi: 9


2 Mücâdele Sûresi:11


3 Tâ Hâ Sûresi:114


4 Buhârî; hadis no: 71. Müslim; hadis no:1037





Ebu Derdâ’dan -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduguna göre, o söyle demistir:


"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’i söyle derken isittim:


- Kim, (dînî) ilim ögrenmek için bir yola girerse, Allah Teâlâ o ilim sebebiyle cennete


giden yolu ona kolaylastırır. Melekler, yaptıklarından râzı oldukları için (dînî) ilim ögrenen


kimseye, (rahmet) kanatlarını gererler (meclislerinde hazır bulunurlar). Süphesiz ki her


sey, hatta sudaki balıklar bile (Allah'tan bagıslanması için) âlim için istigfarda bulunurlar.


Âlimin, âbide (ibâdet edene) üstünlügü, dolunayın diger yıldızlara olan üstünlügü


gibidir.Âlimler, nebilerin vârisleridir. Nebiler ise ilimden baska, ne bir dinar, ne de bir


dirhem mîras bırakmıslardır. O (nebilik mîrası olan) ilimden alan kimse, büyük bir nasip


almıs olur."1





Ebu Hureyre’den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduguna göre, Rasûlullah -


sallallahu aleyhi ve sellem- söyle buyurmustur:


"Dnsan öldügü zaman, amelinin sevabı kesilir. Ancak (hayrın devamlı olması ve


faydasının kesilmemesi sebebiyle) su üç seyin sevabı kesilmez: Sadaka-i Câriye


(müslümanların yararlanması için bir seyi Allah rızâsı için vakfetmek gibi), faydalı ilim


(insanlara Allah rızâsı için dînî ilimleri ögretmek veya bunun için kitap yazmak gibi),


1 Ebû Dâvûd; hadis no: 3641. Tirmizî; hadis no:2682. Elbânî "Sahîhul-Câmi’"; hadis no: 6297'de 'hadis,


sahîhtir, demistir.


4


kendisine duâ eden hayırlı evlât (insan vefat ettikten sonra arkasında kendisine rahmet


ve magfiretle duâ eden birisini bıraktıgı zaman, o evlâdın duâsı, yabancı bir kimsenin


duâsından daha çok kabûle sayandır)."1


KONUNUN KISA AÇIKLAMASI:


Ser'î ilmin, dîndeki yeri çok büyüktür. Allah Teâlâ müslümanları dînî ilmi ögrenmeye


tesvik ederek onlardan bunu istemis ve ilim ehlini, baskalarından üstün tutmustur.Dlim


ögrenip Allah'ı geregi gibi tanımak, emir ve yasaklarını bilmek ve dîni ayakta tutmak gibi


sebeplerden dolayı, Allah Teâlâ ilim ögrenmeyi kendisinin rızâsına yaklastıran en fazîletli


amellerden ve cennete girmenin en büyük sebeplerinden birisi kılmıstır.Bunun içindir ki


âlimler, nebilerin vârisleridir. Dolayısıyla dînî ilmi insanlara mîras olarak bırakan nebilerdir.


Nebilerin mîrası olan bu ilmi alan, onlara vâris olur. Allah Teâlâ bir kula iyilik dilerse, ona


dîninin emirlerini ögrenmenin yollarını kolaylastırır.


KONUDAN ÇIKARILAN SONUÇLAR:


1. Dlmin ve âlimlerin fazîleti büyüktür.Öyle ki âlimler, nebilerin vârisleri sayılmıslardır.


2.Süphesiz ki dînde bilgili olmak,Allah Teâlâ’nın kuluna iyilik diledigine delâlet eder.


3. Süphesiz ki ilim ögrenmek, cennete girmenin sebeplerindendir.


4. Süphesiz ki insanın mîras olarak bırakacagı en hayırlı sey, faydalı ilimdir. Çünkü


faydalı ilmin sevabı, insanın ölümünden sonra da devam eder.








Allah Teâlâ buyurdu ki:





"nsan hiçbir söz söylemesin ki, yanında onu gözetleyip yazmaya hazır bir melek


bulunmasın."1





Sehl b. Sa'd'dan -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduguna göre, o söyle demistir:


"Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdu ki:


- Kim, iki çenesi ile iki bacagı arasındaki iki et parçasına sahip çıkmayı (konusması


gereken konuda konusarak veya kendisini ilgilendirmeyen konuda susarak dilinin üzerine


düsen görevi yerine getirmeyi ve uçkurunu helal olan esine çözerek fercinin üzerine düsen


görevi yerine getirmeyi) bana garanti ederse, ben de ona cenneti garanti ederim."2





1 Kâf Sûresi:18


2 Buhârî; hadis no: 6474. Tirmizî; hadis no: 2408.





Muâz b.Cebel'den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduguna göre o söyle demistir:


"Ben:


- Ey Allah'ın elçisi! Beni cennete girdirecek ve cehennemden uzaklastıracak bir ameli


bana haber verir misin? dedim.


Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-:


- Andolsun ki sen, yapılması nefislere çok büyük gelen, fakat Allah'ın kolay kıldıgı


kimse için pek kolay olan bir ameli sordun. (Seni cennete girdirecek ve cehennemden


uzaklastıracak amel:) Yalnızca Allah'a ibâdet etmen ve hiçbir seyi O'na ortak kosmaman,


namazı dosdogru kılman, zekâtı (hak edene) vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna


güç yetirir ve imkân bulabilirsen haccetmendir,buyurdu. Sonra sözüne söyle devam etti:


- Simdi sana hayır kapılarını (iyilige götüren yolları) haber vereyim mi?


- Oruç (cehenneme veya günahlara karsı koruyan) bir kalkandır, sadaka, suyun


atesi söndürdügü gibi günahı siler, götürür1. Kisinin gece yarısı kılmıs oldugu namazı da


günahı siler, götürür.


Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- sonra su âyetleri okudu:


'Onların yanları yataklarından uzaklasır. Rablerine (azabından) korkarak ve


(sevabını) ümit ederek yalvarırlar ve kendilerine verdigimiz rızıklardan da (Allah yolunda)


harcarlar. Yaptıklarına karsılık olarak onlara gözlerin aydın olacagı, nelerin saklandıgını hiç


kimse bilemez.'2


Daha sonra Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- söyle buyurdu:


- Sana her isin basını, ana diregini ve doruk noktasını haber vereyim mi?


Ben:


1 Eger günah, Allah Teâlâ'nın hakkı ile ilgili ise, sadaka o günahı siler götürür. Yok eger kulların hakları


ile ilgili ise, bu takdirde sadakanın sevabı, yapmıs oldugu zulüm ve haksızlıga karsılık olarak zulüm ve


haksızlık yaptıgı kimseye verilir.(Çeviren)


2 Secde Sûresi: 16-17.


4


- Evet, (haber verin) Ey Allah'ın elçisi! dedim.


Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdu ki:


- Her isin bası (dînin temeli) slâm'dır (yani kelime-i sehâdettir), diregi namazdır ve


doruk noktası ise, (Allah yolunda) cihaddır, buyurdu.


Sonra:


- Sana, bütün bu ibâdetlerin onunla yerine getirilen seyi haber vereyim mi? buyurdu.


Ben:


- Evet, (haber verin) Ey Allah'ın elçisi! dedim.


Bunun üzerine Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- dilini tuttu ve söyle buyurdu:


- Suna (diline) engel ol! (Yani seni ilgilendirmeyen seyi konusma!)


Ben:


- Ey Allah'ın elçisi! Biz her konustugumuzdan hesaba çekilecek miyiz? (Yani bundan


dolayı Rabbimiz bize azap edecek mi?) dedim.


Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdu ki:


- Annen yokluguna yansın ey Muâz! nsanları yüzüstü sürükleyip cehenneme attıran,


dillerinin ürettiklerinden baska bir sey midir?"1


KONUNUN KISA AÇIKLAMASI:


Dilin tehlikesi büyüktür. Dilin tehlikesinden sakınmanın zor olması ve bu hataya


düsmenin kolay olması gibi kötü sonuçlarından dolayı dilin tehlikesinden sakınmak ve onu


hayırdan baska seylerde kullanmamak gerektigi konusunda pek çok delil gelmistir.


Bunun içindir ki Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- insanları en çok cehenneme


sokan seyin, insanın dili oldugunu haber vermistir.


KONUDAN ÇIKARILAN SONUÇLAR:


1. Dilin tehlikesi büyüktür ve ondan sakınmak gerekir. Zirâ insan, önem vermeden


söyledigi bir söz sebebiyle cehenneme girebilir.


2. nsanın, dilini, Allah Teâlâ'ya itaatin dısında konusması için serbest bırakması,


cehenneme girmenin sebeplerindendir. Diline sahip olması ise, cennete girmenin


sebeplerindendir.


1 Tirmizî; hadis no: 2616. Tirmizî söyle demistir: "Hadis, hasen sahihtir." Elbânî "Sahîhul-Câmi’"; hadis no:


2616'da hadisin sahîh oldugunu belirtmistir.


5


3. nsanların pek çogunun yaptıkları hata ve gafletlerden birisi de, faydasız seylerde


konusması için dillerini serbest bırakmalarıdır.


     



Son G?nderiler

MÜSLÜMAN BİR VAZİDEN ...

MÜSLÜMAN BİR VAZİDEN HIRİSTİYAN BİR KİŞİYE MESAJ

ALTI GÜN ŞEVAL orucun ...

ALTI GÜN ŞEVAL orucunun fazileti

HİZİPÇİLİK VE ALLAH’A ...

HİZİPÇİLİK VE ALLAH’A DAVETTE OLUMSUZ ETKİLERİ...

KURAN-I KERİM'DEN FAY ...

KURAN-I KERİM'DEN FAYDALANMANIN ŞARTLARI