Kendilerine Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in peygamber olarak gönderildiği Mekkeli müşriklerin şirklerinin mahiyeti ne idi? Cevap:
Kendilerine Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in peygamber olarak gönderildiği Mekkeli müşriklerin şirkleri; Rubûbiyette Allah'a şirk koşmaları değildi. Çünkü Kur’ân-ı Kerîm âyetleri,onların yalnızca ibâdette (ulûhiyette) Allah’a ortak koştuklarına delâlet etmektedir.
Rubûbiyete gelince, Mekkeli müşrikler, Allah’ın yegâne Rab olduğuna, darda kalanların duâsına icâbet ettiğine, sıkıntıları giderdiğine ve bir olan Allah -azze ve celle-'nin Rubûbiyyetini kabul ettiklerini Allah Teâlâ onların dilinden naklettiği gibi,daha başka şeylere îmân ediyorlardı.
Fakat Mekkeli müşrikler, Allah Teâlâ'nın yanı sıra başkalarına da ibâdet ettikleri için müşrik olmuşlardı.Bu ise, dînden çıkaran bir şirktir.Çünkü tevhîd -lafzın delâletine göre- bir şeyi bir ve tek kılmaktan ibârettir.Allah Tebâreke
4
ve Teâlâ’nın sadece kendisine âit olan ve onlarla birleneceği birtakım hakları vardır. Bu haklar ise üç kısma ayrılır:
1. Hükümranlık hakları.
2. İbâdet hakları.
3. İsim ve sıfat hakları.
Bunun içindir ki âlimler, tevhîdi üç kısma ayırmışlardır:
Rubûbiyet tevhîdi, İsim ve sıfatlar tevhîdi ve İbâdet (Ulûhiyet) tevhîdi.
İşte Mekkeli müşrikler bu kısımda, yani ibâdet kısmında Allah’a ortak koşmuşlardır. Çünkü onlar, Allah Teâlâ ile birlikte başkasına da ibâdet ediyorlardı.
Oysa Allah Tebâreke ve Teâlâ şöyle buyurmuştur:
"Yalnızca Allah'a ibâdet edin ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın."P0F1
1 İsrâ Sûresi: 23
5
Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
"Kim, Allah'a ortak koşarsa, muhakkak ki Allah, cenneti ona haram kılmıştır. Onun varacağı yer, ateştir. Zâlimler için (onları cehennemden kurtaracak) yardımcılar da yoktur."P1F1
Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
"Şüphesiz ki Allah, kendisine ortak koşulmasını (ve inkârı) asla bağışlamaz. Bunun dışındaki günahları dilediği kimse için bağışlar. Kim, Allah'a şirk koşarsa, büyük bir günahla iftirâ etmiş olur."P2F2
Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:
1 Mâide Sûresi: 72
2 Nisâ Sûresi: 48
"Rabbiniz şöyle buyurdu: Bana duâ edin ki (duânızı) kabul edeyim. Çünkü bana ibâdet etmekten kibirlenenler aşağılanarak cehenneme gireceklerdir."P3F1
İhlâs sûresinde şöyle buyurmuştur:
\
"(Rasûlüm!) De ki: Ey kâfirler! Sizin taptıklarınıza ben tapmam. Siz de benim taptığıma tapıcılar değilsiniz. Ben asla sizin taptıklarınıza tapacak değilim.Siz de benim taptığıma tapacak değilsiniz. Sizin dîniniz size, benim dînim banadır."P 4F2
Bu sûreye İhlâs sûresi demem, amelde ihlâs manasınadır. Her ne kadar bu sûre, Kâfirûn sûresi diye
1 Ğâfir (Mü'min) Sûresi: 60
2 Nisâ Sûresi: 48
7
isimlendirilse de hakikatte amelî ihlâs sûresidir. Nitekim “Kul huvallahu ehad” sûresi de ilmî ve i’tikâdî ihlâs sûresidir.
Başarı, Allah Teâlâ'dandır.