Articles

sa -aleyhisselâm- hakkında bize kısa bir bilgi verebilir misiniz?


Cevap:


Hamd, yalnızca Allah'adır.


- mran kızı Meryem, sâliha ve takvâ ehli bir kadın idi. O kadar gayret ve azimle


ibâdet ederdi ki, ibâdet ve taatte zamanında onun benzeri hiç kimse yoktu.


Nitekim melekler, Allah Teâlâ'nın kendisini seçtigini ona söyle müjdelemislerdi:





"(Ey Peygamber! Hatırlar mısın?) Melekler söyle demislerdi: Ey Meryem! Allah seni


(kendisine itaat etmen için) seçti, seni (her türlü kötü ahlaktan) temizledi ve seni âlemlerin


kadınlarına tercih etti (üstün kıldı). Ey Meryem! Rabbine itaate devam et (husu ile namaza


dur), secde et ve rükû edenlerle birlikte sen de rükû et."1


- Sonra melekler Meryem'i, Allah Teâlâ'nın kendisine bir çocuk bahsedecegini, onu


'kun' 'ol' kelimesiyle yaratacagını, onun da hemen oluverecegini ve bu çocugun isminin de


sa Mesih olacagını, dünya ve âhirette onun sânının yüce olacagını, srailogullarına bir elçi


olarak gönderilecegini, ona yazmayı, hikmeti, Tevrât'ı ve ncil'i ögretecegini ve ona,


kendisinden baska hiçbir peygamberde olmayan bazı özelliklere ve mucizelere sahip


olacagını müjdelemislerdi.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:





"(Ey Peygamber! Hatırlar mısın?) Melekler söyle demislerdi: Ey Meryem! Süphesiz ki


Allah sana kendisinden bir Kelime'yi (Allah'ın ona ol demesiyle hemen olacak bir erkek


çocukla) müjdeler. Adı Meryem oglu sa Mesih'tir. Dünyada da, âhirette de sânı yüce ve


(kıyâmet günü) Allah katında yakın kılınanlardan olacaktır. O, besikte iken ve yetiskinlik


halinde (Allah'ın kendisine vahyettigi seylerle) insanlara konusacaktır. (O aynı zamanda)


sâlihlerden olacaktır. Meryem (bu ise sasırmıs bir halde): Rabbim! Bana bir erkek eli


degmedigi (evli veya iffetsiz olmadıgım) halde nasıl çocugum olur? dedi. Melek söyle


dedi: ste Allah, diledigini böyle yaratır. O, bir isin olmasını dileyince, ona sadece 'ol' der,


o da hemen oluverir."1


- Sonra Allah Teâlâ, meleklerin Meryem -aleyhasselâm-'ı sa ile müjdelediklerini


haber vermis, sa -aleyhisselâm-'ı sereflendirmesi ve onu mucizelerle desteklemesi


konusunda söyle buyurmustur:





"(Melekler sa hakkında Meryem ile konusurken onun su sıfatlarını da ilâve ettiler:)


Allah ona yazmayı, hikmeti, Tevrat'ı ve ncil’i ögretecektir. Onu srailogullarına elçi olarak


gönderecek (o da onlara söyle diyecektir:) Size Rabbiniz tarafından bir mûcizeyle


gönderildim: Ben size çamurdan kus sekline benzer bir sey yapar içine üflerim, o da


1 Âl-i mran Sûresi: 45-47


4


Allah’ın izniyle hemen kus oluverir. Keza ben anadan dogma körü ve abrası iyilestirir,


hatta Allah’ın izniyle ölüleri diriltirim. Evlerinizde ne yediginizi ve biriktirip sakladıklarınızı


da bilirim. Eger inanıyorsanız, elbette bunlarda sizin için apaçık ibretler vardır. (sa:) Keza


ben, benden önce gelen Tevrât'ı dogrulayıcı olarak ve (Allah tarafından) size haram


kılınan bazı seyleri (Allah'tan bir hafiflik ve rahmet olsun diye) helâl kılmam için geldim.


Dogrusu ben, (söyledigim seylerin dogru olduguna delil olarak) size Rabbinizden bir


mucize getirdim. O halde Allah'tan korkun ve (Allah'tan size haber verdigim seylerde)


bana itaat edin. Süphesiz ki Allah, hem sizin, hem de benim Rabbimdir. Öyleyse, yalnızca


O’na ibâdet edin. ste dosdogru yol budur." 1


- Yaratma konusunda mutlak kemâliyet,Allah Teâlâ'ya âittir.O diledigini, nasıl isterse


öyle yaratır.Nitekim O, Âdem -aleyhisselâm-'ı topraktan, babasız ve anasız olarak


yaratmıstır. Havvâ -aleyhasselâm-'ı ise, Âdem -aleyhisselâm-'ın kaburga kemiginden


babasız ve anasız olarak yaratmıs ve Âdem -aleyhisselâm-'ın neslini de bu baba ve


anadan kılmıstır. sa -aleyhisselâm-'ı da babasız olarak sadece anadan yaratmıstır. Her


seyi yaratan ve her seyi hakkıyla bilen Allah Teâlâ, her türlü noksan sıfatlardan


münezzehtir.


- Allah Teâlâ, Kur'an-ı Kerim'de sa -aleyhisselâm-'ın dünyaya nasıl geldigini tam


olarak noksansız bir sekilde açıklamıstır.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:





"(Ey Peygamber!) Kitab'ta (bu Kur'an'da) Meryem’i de an! Hani o, âilesinden ayrılıp


(kendi evlerine göre) dogu tarafında bir yere çekiliverdi. Onlarla kendisi arasına bir perde


gerdi. Biz de ona Ruh'umuzu (Cebrail'i) gönderdik de, ona tam bir insan seklinde


görünüverdi. Meryem irkildi ve: Ben, senden (bana bir kötülük yapmandan) Rahman'a


1 Âl-i mran Sûresi: 48-51


5


sıgınırım, dedi. Eger Allah’tan korkup haramdan sakınan bir kimse isen. (Cebrail:) Ben,


sana (günahlardan arınmıs) tertemiz bir erkek çocuk bagıslamam için Rabbinin (sana


gönderdigi) bir elçisiyim, dedi. Meryem (ona): Bana (helâl yoldan evlenme yoluyla) bir


tek erkek eli degmemis ve ben iffetsiz bir kadın da degil iken nasıl oglum olabilir ki? Dedi.


(Cebrail Meryem'e:) Öyledir (Nitekim dedigin gibidir. Sana hiçbir erkek eli degmemis ve


sen iffetsiz bir kadın da degildin), ama Rabbin: Bu is bana pek kolaydır. Çünkü biz onu


insanlara kudretimizin bir alameti ve tarafımızdan bir rahmet kılacagız ve artık bu, (Levh-i


Mahfuz'da) hükme baglanmıs, olup bitmis bir istir, dedi."1


- Cebrail -aleyhisselâm- ona böyle söyleyince Meryem, Allah Teâlâ'nın takdir ettigi


seye teslim olmustu.Ardından Cebrail -aleyhisselâm- Meryem'in gömleginin yakasından


üflemisti.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:





"(Cebrail -aleyhisselâm- gömleginin yakasından üfledikten ve üfürügü onun rahmine


ulastıktan sonra) Meryem ona (sa'ya) hâmile kaldı. Bunun üzerine onunla (karnındaki


çocukla insanlardan) uzak bir yere çekildi.Dogum sancısı, onu bir hurma agacına sıgındırdı.


Keske ben, bundan (bu günden) önce ölseydim de unutulup gitseydim, dedi."2


- Sonra Allah Teâlâ, Meryem'e su ve yiyecek göndermis ve ona hiç kimseyle


konusmamasını emretmisti.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:





"Derken, (Cebrail veya sa),ona asagıdan söyle seslendi:Sakın üzülme! dedi.Rabbin


senin alt yanında bir su arkı meydana getirdi.Haydi, hurma dalını kendine dogru silkele,


üzerine taze hurmalar dökülsün. Artık ye, iç ve (çocukla) gözün aydın olsun! Eger herhangi


1 Meryem Sûresi: 16-21


2 Meryem Sûresi: 22-23


6


bir insana rastlarsan (ve sana bu konuda sorarsa, ona): Ben Rahman’a oruç (susma


orucu) adamıstım, o sebeple bugün hiç kimseyle konusmayacagım, de."1


- Sonra Meryem -aleyhasselâm- çocugu sa'yı kucagında tasıyarak kavmine gelmisti.


Kavmi onu bu halde görünce kendisine gerçekten kötü bir is yaptıgını söylemisler ve bunu


reddetmislerdi.Meryem -aleyhasselâm- onlara hiçbir cevap vermemis ve çocugu


göstererek:


- Ona sorun, o size haber verecektir, diye isâret etmisti.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:





"Nihâyet (Meryem) onu (kucagında) tasıyarak kavmine getirdi. (Kavmi onu bu halde


görünce ona ) dediler ki: Ey Meryem! Hakikaten sen, çok kötü bir is yaptın. Ey (salih bir


adam olan) Harun’un kızkardesi! Baban kötü bir insan degildi. Annen de iffetsiz bir kadın


degildi! Meryem, (sormaları ve onunla konusmaları için) çocugu gösterdi. Onlar: Besikteki


bebekle nasıl olur da konusuruz? dediler."2


- sa -aleyhisselâm- besikte bir bebek olmasına ragmen onlara hemen söyle cevap


vermisti:





"(Derken bebek:) Ben, Allah’ın kuluyum, dedi. O, bana kitabı (ncil'i) verdi, beni


peygamber olarak görevlendirdi.Nerede olursam olayım beni mübarek (hayır ve faydası


bol) kıldı. Yasadıgım müddetçe bana namazı (devamlı ve vaktinde kılmamı) ve zekâtı farz


kıldı. Anneme saygılı, hayırlı evlat kılıp, asla zorba, bedbaht ve hayırsız biri yapmadı.


1 Meryem Sûresi: 24-26


2 Meryem Sûresi: 27-29


7


Dogdugum gün de, ölecegim gün de, kabirden kalkıp dirilecegim gün de güvende


olacagım."1


- Kur'an-ı Kerim'de zikredilen bu seyler, Allah'ın kulu ve elçisi olan Meryem oglu sa -


aleyhisselâm-'ın kıssasıdır. Fakat Ehl-i kitab (yahudi ve hıristiyanlar) onun hakkında görüs


ayrılıgına düstüler. Nitekim onlardan bir kesim: "Meryem oglu sa, Allah'ın ogludur",


dediler. Baska bir kesim: "Meryem oglu sa, üç ilahtan biridir", dediler. Baska bir kesim


ise: "Meryem oglu sa, Allah'tır", dediler. Baska bir kesim olan mü'minler ise onun


hakkında: "Meryem oglu sa, Allah'ın kulu ve elçisidir", dediler. ste bu sonuncusu hak olan


sözdür.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:





"(Ey Peygamber!) ste hakkında (yahudi ve hıristiyanların) süphe ve tartısmalara


girdikleri (sana vasfını ve haberini anlattıgımız) Meryem oglu sa konusunda gerçegin ta


kendisi olan Allah’ın sözü budur. Allah’ın (kullarından) evlat edinmesi olacak is degildir. O


bundan münezzehtir! O, bir isi yapmak istedi mi, ona 'ol' der, o da hemen oluverir (O'na


hiç bir sey engel olamaz).(sa kavmine dedi ki:) yi bilin ki (sizi O'na ibâdet etmeye


çagırdıgım) Allah, benim de Rabbim, sizin de Rabbinizdir. Öyleyse yalnızca O’na ibâdet


edin. ste dosdogru yol budur.Sonra onun hakkında birtakım gruplar (yahudi ve


hıristiyanlar) kendi aralarında ayrılıga düstüler. Artık gerçegin meydana çıkacagı o büyük


(dehsetli) güne sâhit olundugu zaman, inkâr edenler helâk olsunlar!"2


- srailogulları dosdogru yoldan sapınca ve Allah Teâlâ'nın çizdigi haram sınırlarını


asınca, zulmedip yeryüzünde bozgunculuk çıkardılar. Onlardan bir kesim ölümden sonraki


yeniden dirilisi, hesabı ve azabı inkâr ettiler. Sonlarının ne olacagını hesap etmeden


dünya zevklerine daldılar. ste o zaman Allah Teâlâ, Meryem oglu sa'yı onlara bir elçi


olarak gönderdi. sa -aleyhisselâm- onlara Tevrat'ı ve ncil'i ögretmistir.


1 Meryem Sûresi: 30-33


2 Meryem Sûresi: 34-37


8


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmaktadır:





"(Melekler sa hakkında Meryem ile konusurken onun su sıfatlarını da ilâve ettiler:)


Allah ona yazmayı, hikmeti, Tevrat'ı ve ncil’i ögretecektir. Onu srailogullarına elçi olarak


gönderecek (o da onlara söyle diyecektir:) Size Rabbiniz tarafından bir mûcizeyle


gönderildim: Ben size çamurdan kus sekline benzer bir sey yapar içine üflerim, o da


Allah’ın izniyle hemen kus oluverir. Keza ben anadan dogma körü ve abrası iyilestirir,


hatta Allah’ın izniyle ölüleri diriltirim. Evlerinizde ne yediginizi ve biriktirip sakladıklarınızı


da bilirim. Eger inanıyorsanız, elbette bunlarda sizin için apaçık ibretler vardır. (sa:) Keza


ben, benden önce gelen Tevrât'ı dogrulayıcı olarak ve (Allah tarafından) size haram


kılınan bazı seyleri (Allah'tan bir hafiflik ve rahmet olsun diye) helâl kılmam için geldim.


Dogrusu ben, (söyledigim seylerin dogru olduguna delil olarak) size Rabbinizden bir


mucize getirdim. O halde Allah'tan korkun ve (Allah'tan size haber verdigim seylerde)


bana itaat edin. Süphesiz ki Allah, hem sizin, hem de benim Rabbimdir. Öyleyse, yalnızca


O’na ibâdet edin. ste dosdogru yol budur." 1


- Allah Teâlâ, bir hidâyet ve nûr olması ve Tevrat'ta olanları tasdik edici olması için


sa -aleyhisselâm-'a ncil'i indirmistir.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmaktadır:


1 Âl-i mran Sûresi: 48-51


9


"O peygamberlerin izlerince Meryem oglu sa'yı, kendisinden önceki Tevrat’ı tasdik


edici olarak gönderdik. Ona da; hem kendisinden önceki Tevrat’ı tasdik etmesi, hem de


takvâ sahiplerine (müttakilere) hidâyet ve ögüt olması için de hidâyet ve nur bulunan


ncil'i verdik." 1


- sa -aleyhisselâm-, kendisinden sonra Allah tarafından gönderilen ve adı Ahmed


olan bir elçinin (peygamberin) gelecegini müjdelemistir. O peygamber ise, Muhammed -


sallallahu aleyhi ve sellem-'dir.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmaktadır:





"(Ey Peygamber! Hatırlar mısın) Meryem oglu sa: Ey srailogulları! Ben, benden


önce gönderilmis olan Tevrat'taki seyleri dogrulayıcı ve benden sonra gelecek olan


Ahmed adındaki elçiyi (peygamberi) de müjdeleyici olarak Allah'ın size gönderdigi bir


elçisiyim, demisti. Fakat sa'nın müjdeledigi elçi (Muhammed) açık delillerle gelince, bu


apaçık bir sihirdir, dediler."2


- sa -aleyhisselâm-, srailogullarını yalnızca Allah Teâlâ'ya ibâdet etmeye ve onları,


Tevrat ve ncil'in hükümlerine göre yasamaya dâvet etmeye, onlarla tartısmaya ve onların


izledikleri yolun bozuklugunu onlara açıklamaya baslamıstı. Onların bu konuda inatlarını


görüp onlardaki inkârın (küfrün) belirtilerini hissedince, kavmine söyle seslenmisti:


"Allah'ın dînine yardım etmede kim benimle beraber olacak? Sayıları on iki olan


Havârîler kendisine îmân etmisti.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmaktadır:


1 Mâide Sûresi: 46


2 Saff Sûresi: 6





"sa onların inkârlarında ısrar ettiklerini hissedince, Allah'ın dînine yardım etmede kim


benimle beraber olacak? dedi. Havâriler1: Allah'ın dîninin yardımcıları biziz. Biz Allah’a


îmân ettik. Ey sa, bizim müslüman olup Allah’a itaat ettigimize sen de sâhid ol! Ey


Rabbimiz! ndirdigin kitaba (ncil'e) îmân ettik ve Elçine (sa'ya) uyduk. Sen de bizi,


(birligini -vahdâniyyetini- ve peygamberlerini tanıyan) sahitlerle birlikte yaz, dediler." 2


- Allah Teâlâ, sa -aleyhisselâm-'ı, O'nun kudretini hatırlatan, ruhu egiten, Allah'a ve


âhiret gününe îmânı ortaya çıkarıp canlandıran büyük mucizelerle desteklemisti.


Nitekim sa -aleyhisselâm- çamurdan kus sekline benzer bir sey yapar içine üflerdi, o


da Allah’ın izniyle hemen kus oluverirdi. Yine, anadan dogma körü ve abrası iyilestirir,


Allah’ın izniyle ölüleri diriltirdi. nsanlara evlerinde ne biriktirip sakladıklarını haber verirdi.


Bunun üzerine yahudiler, Allah Teâlâ'nın kendilerine peygamber olarak gönderdigi sa -


aleyhisselâm-'a düsmanlık etmeye, insanları ondan yüz çevirtmeye, onu yalanlamaya ve


annesini zinâ etmekle suçlamaya basladılar.


- Yahudiler, zayıf ve fakir kimselerin kendisine îmân etmeye ve onun çevresinde


toplanmaya basladıklarını gördüklerinde, onu öldürmek için tuzak kurdular.Romalıları onun


aleyhine kıskırttılar ve sa'nın dâvetine izin verdigi takdirde hükümdarlıgının yok olacagı


konusunda Roma mparatoruna süphe vermeye çalıstılar. Bunun üzerine Roma mparatoru


bir ferman çıkararak sa'nın yakalanmasını ve çarmıha gerilmesini emretti.


Allah Teâlâ, sa -aleyhisselâm-'ı ihbar eden münâfıgı, sa -aleyhisselâm-'a benzetti.


Bunun üzerine askerler onu, sa -aleyhisselâm- oldugunu zannederek yakalayıp çarmıha


gerdiler. Böylece Allah Teâlâ, onu çarmıha gerilmekten ve öldürülmekten kurtardı.


Nitekim Allah Teâlâ yahudiler hakkında söyle buyurmustur:





"Ve (alaylı bir sekilde: Kendisinin) 'Allah'ın elçisi (oldugunu iddiâ eden) Meryem


oglu sa'yı öldürdük' demeleri yüzünden onları lânetledik. Oysa onlar, sa'yı ne öldürdüler,


ne de çarmıha gerdiler. Fakat çarmıha gerdikleri kisi, onlara sa gibi gösterildi (sa'ya


benzeyen birisini o zannederek çarmıha gerdiler).Onun hakkında görüs ayrılıgına


düsenler, isin dogrusundan süphe ve saskınlık içindedirler. Onlar, zanna uymaktan baska


hiçbir bilgileri yoktur. Onlar, sa'yı öldürdüklerine kesin olarak inanmamakta, aksine bu


konuda zanna dayanmaktadırlar.Bilakis Allah, onu (sa'yı, bedeni ve ruhu ile) kendi katına


kaldırmıstır (ve onu inkâr edenlerden temizlemistir.) Allah, (mülkünde) güçlüdür, (her


isinde) hikmet sahibidir." 1


- sa -aleyhisselâm- ölmemistir. Aksine Allah Teâlâ onu katına yükseltmistir. Kıyâmet


gününden önce yeryüzüne inecek, Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in dînine tâbi


olacaktır. sa -aleyhisselâm-'ı öldürdüklerini ve onu çarmıha gerdiklerini iddiâ eden


yahudileri ve kendisi hakkında asırıya giderek: "O, Allah'tır" veya "O, Allah'ın ogludur"


veyahut "O, üç ilahtan biridir", diyen hıristiyanları yalanlayacaktır.


Nitekim Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda söyle buyurmustur:





"Nefsim elinde olan Allah'a yemin olsun ki, Meryem oglu sa'nın (slâm seriatını


uygulamak üzere) adâletli bir hâkim (yönetici)2 olarak (gökten) aranıza (bu ümmete)


inmesi, haçı kırması3, domuzu öldürmesi4 ve cizyeyi kaldırması5 pek yakındır. Mal öyle


çogalacak6 ki zekâtı kabul edecek kimse olmayacaktır."7


1 Nisâ Sûresi: 157-158


2 sa -aleyhisselâm-, baska bir peygamberin degil de sadece Peygamberimiz Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in seriatını


insanlar arasında adâletli bir hâkim olarak uygulamak üzere yeryüzüne inecektir.


3 Allah Teâlâ'nın dısında hiçbir seye ibâdet edilmemesi ve yalnızca O'na secde edilmesi için haç cinsinden hiçbir sey bırakmayacak,


hepsini kıracaktır.


4 Yeryüzünde domuz etini yiyen hiç kimse kalmasın diye domuzu öldürerek etini haram kılacaktır.Kısacası, hıristiyanların dînini


geçersiz kılacaktır.


5 Bunun anlamı: sa -aleyhisselâm-, hiç kimseden cizye kabul etmeyecektir.Kâfirlerden, slâm'a girmelerinden baska bir sey kabul


etmeyecektir.Kâfirlerden cizye vererek kurtulmak isteyenden elini çekmemezlik etmeyecektir.Aksine ondan ya müslüman olmasını


isteyecek, ya da onu öldürülecegini söyleyecektir. mam Ebu Süleyman el-Hattâbî ve baska âlimler böyle söylemisleridr. Peygamber -


sallallahu aleyhi ve sellem- bununla cizyenin sa -aleyhisselâm-'ın yeryüzüne inmesine kadar devam edecegini açıklamak istemistir.


Yoksa sa -aleyhisselâm- cizyeyi ortadan kaldırmak için gelmeyecektir. Baska bir görüse göre sa -aleyhisselâm-, yeryüzünde


kendisinden cizye alınmayan hiçbir kâfir bırakmayacaktır.Ama dogru olan yukarıda zikredilen birinci görüstür.


6 Malın çogalmasının sebebi, ; sa -aleyhisselâm-'ın yeryüzünde adâletle hükmedip zulmü ortadan kaldırmasından dolayı gökten


bereketler inecek, iyilikler pespese gelecek, toprak, içerisindeki bütün zenginliklerini dısarıya çıkaracak ve insanlar kıyâmetin yakın


oldugunu bildiklerinden dolayı mala sahip olma heves ve ragbetleri azalacaktır.


7 Buhârî, hadis no: 2222, Müslim, hadis no: 155


12


- sa -aleyhisselâm- kıyâmet gününden önce yeryüzüne inince, Ehl-i kitab kendisine


îmân edeceklerdir.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:





"(Âhir zamanda sa'nın yeryüzüne inmesinden sonra) Ehl-i kitab'tan, ölümünden önce


herkes ona îmân edecektir (ona îmân etmeyen hiç kimse kalmayacaktır).Kıyâmet gününde


de (sa, kendisini yalanlayana veya tasdik edene) sâhitlik edecektir."1


- Meryem oglu sa, Allah'ın kulu ve elçisidir. Allah Teâlâ onu, srailogullarına dogru


yol göstermesi ve onları yalnızca Allah'a ibâdet etmeye çagırması için göndermistir.


Nitekim Allah Teâlâ, yahudi ve hıristiyanlara söyle buyurmustur:





"Ey Ehl-i kitab! Dininiz konusunda haddi asmayın ve Allah hakkında haktan baska bir


sey söylemeyin. Meryem oglu sa Mesih sadece Allah’ın elçisi ve Meryem'e ulastırdıgı


kelimesidir.Allah tarafından gelen bir ruhtur.Gelin Allah’a ve elçilerine îmân getirin, 'ilahlar


üçtür' demeyin.Kendi iyiliginiz için bundan vazgeçin. Allah ancak tek bir ilahtır. O, çocugu


olmaktan münezzehtir. Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi O’nundur. Koruyan ve yöneten


olarak Allah yeter." 2


- sa -aleyhisselâm-'ın Allah'ın oglu oldugunu söylemek, çok tehlikeli bir söz ve


büyük bir münkerdir.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:


1 Nisâ Sûresi: 156-158


2 Nisâ Sûresi: 171





"(O kâfirler:) Rahman evlat edindi, dediler.Siz (bunu söylemekle) çok çirkin bir seyi


ileri sürdünüz ki nerdeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak ve daglar yıkılıp çökecekti!


Rahman’a evlat isnad etmelerinden dolayı! Halbuki evlat edinmek, Rahman’ın sânına


yakısmaz. Göklerde ve yerde kim varsa, (kıyâmet günü) hepsi Rahman’a (zelil bir) kul


olarak gelecektir." 1


- Meryem oglu sa bir insan, Allah'ın kulu ve elçisidir. Her kim, Meryem oglu sa


Mesih'in, Allah olduguna inanırsa, kâfir olur.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:





"Allah, kesinlikle Meryem oglu Mesih'tir diyenler, muhakkak kâfir olmuslardır. Oysa


Mesih: Ey srailogulları! Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a ibâdet edin. Zirâ her kim, Allah'a


sirk kosarsa, Allah ona cenneti haram kılar ve onun varacagı yer de atestir. Zâlimler için


(onları cehennemden kurtaracak) yardımcılar da yoktur, demisti."2


- Her kim, Meryem oglu sa Mesih, Allah'ın oglu oldugunu veya üç ilahtan biri


oldugunu söylerse, kâfir olur.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:


1 Meryem Sûresi: 88-93


2 Mâide Sûresi: 72





"(Hıristiyanlardan:) 'Allah üç ilahtan biridir' diyenler kâfir oldular.Halbuki bir tek


ilahtan baska ilah yoktur. Eger söylediklerinden (bu bâtıl iddiâlarından) vazgeçmezlerse,


içlerinden kâfir kalanlara mutlaka acıklı bir azap dokunacaktır."1


- Bu sebeple Meryem oglu sa Mesih, bir anneden dogan,yiyen, içen, ayakta duran,


uyuyan, acı duyan ve aglayan normal bir insandı.lah ise, böyle seylerden münezzehtir. O


halde Meryem oglu sa Mesih, nasıl ilah olabilir? Aksine o, Allah'ın kulu ve elçisidir.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:





"Meryem oglu sa Mesih sadece bir elçidir. Nitekim ondan önce de elçiler gelip


geçmistir. Onun annesi de çok dürüst, son derece iffetli bir kadındı. Her ikisi de (diger


insanlar gibi) yemek yerlerdi.(Ey Peygamber!) Bak. Biz onlara delilleri nasıl açıklıyoruz.


Sonra bak nasıl oluyor da akılları çelinip bu hakikatlerden vazgeçiyorlar!" 2


- Yahudiler, hıristiyanlar, haçlılar ve onlara uyanlar -Allah'ın lâneti onların üzerine


olsun-, Meryem oglu sa Mesih'in dînini tahrif edip degistirdiler ve söyle dediler:


"Allah, insanlıgı kurtarmak için öldürülmek ve çarmıha gerilmek sûretiyle oglu Mesih'i


fedâ etti.Bu sebeple bir kimsenin diledigini yapmasında bir sakınca yoktur.Çünkü sa


bütün günahları üstlenmistir."


-Onlar, bunu hıristiyanlar arasında yaydılar, hatta bunu inançlarından bir bölüm


haline getirdiler.Bütün bu söylenenler, bâtıl ve Allah Teâlâ'ya iftira ve O'nun hakkında


bilgisizce konusmaktır.Aksine herkes, yaptıklarının rehini ve esiri olacaktır.nsanların hayatı,


üzerinde yürüyecekleri düzgün bir metod üzere olmadıkça ve helal ve haram sınırlarını


bilmedikçe düzelmez.


1 Mâide Sûresi: 73


2 Mâide Sûresi: 75


15


- Bakın onlar, nasıl da yalan isnad ederek Allah Teâlâ'ya iftira ediyorlar ve Allah


Teâlâ hakkında hak olmayan seyi söylüyorlar.


Nitekim Allah Teâlâ onlar hakkında söyle buyurmustur:





"Elleriyle bir kitap yazıp, sonra onu az bir bedel karsılıgında satmak için: 'Bu Allah


katındandır' diyenler (hahamlar) helâk olsunlar! Onlar, elleriyle yazdıklarından dolayı


helâk olsunlar! Onlar, kazandıklarından dolayı helâk olsunlar!" 1


- Allah Teâlâ, hıristiyanlardan, sa -aleyhisselâm-'ın getirdigi dîne göre hareket edip


ona göre yasayacaklarına dâir kesin söz almıstı. Fakat onlar bunu degistirip tahrif ettiler


ve kendi aralarında anlasmazlıga düstüler, sonra da ondan yüz çevirdiler. Bundan dolayı


Allah Teâlâ, dünyada aralarına düsmanlık ve kini salmakla, âhirette de onları siddetli bir


azaba çarptırmakla cezalandırmıstır.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:





"Biz, hırıstiyanlarız' (sa Mesih'e uyanlardanız) diyenlerden de (peygamberlerine


uymaları ve ve ona yardım etmeleri konusunda) kesin söz almıstık. Fakat onlar da


kendilerine teblig olunan derslerden bir çogunu unuttular (ona göre hareket etmeyi


bıraktılar). Bu yüzden Biz de onların aralarına kıyâmet gününe kadar sürecek düsmanlık ve


kin saldık. Allah, (dünyada) yapmakta olduklarını (hesap günü) onlara haber verecektir." 2


- sa -aleyhisselâm- kıyâmet günü Âlemlerin Rabbi'nin huzurunda duracak, Rabbi,


herkesin gözü önünde ona srailogullarına ne söyledigini soracaktır.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:


1 Bakara Sûresi: 79


2 Mâide Sûresi: 14


16


`


"(Kıyâmet günü) Allah: Ey Meryem oglu sa! nsanlara, 'Beni ve annemi Allah'ın


dısında (ibâdet edilen) iki ilah edinin' diye sen mi söyledin, buyurdugu zaman o, 'Hâsâ!


Seni tenzih ederim. Benim insanlara haktan baska bir sey söylemem bana yakısmaz. Hem


ben bunu söyleseydim, süphesiz sen onu bilirdin (çünkü hiçbir sey, sana gizli-saklı


kalmaz). Sen nefsimde (gizli) olanı bilirsin, halbuki ben, senin nefsinde olanı bilemem.


Süphesiz ki sen, gizlilikleri (gizli-açık her seyi) hakkıyla bilensin. Benim onlara söyledigim,


senin bana emrettigin seyden baskası degildir. O da, hem benim Rabbim, hem de sizin


Rabbiniz olan Allah'a ibâdet edin, sözüdür. Aralarında bulundugum sürece onların


yaptıklarına sâhit idim. (Yeryüzünde) ecelimi tamamlayınca (ve beni canlı olarak göge


yükseltince), artık onların üzerine (gizli olan amellerine) sen gözetleyici oldun. Sen, her


seyi hakkıyla görensin. Eger sen onlara azap edersen, süphesiz ki onlar senin kullarındır


(onların durumunu en iyi bilen sensin.Adâletinle onlara diledigini yaparsın.) Eger onları


(rahmetinle) bagıslarsan, sen (mülkünde) güçlü ve (her isinde) hikmet sahibisin."1


- Allah Teâlâ, sa -aleyhisselâm-'a uyan ve îmân edenlerin kalplerinde sefkat ve


merhamet yaratmıstır.Onlar, Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'e îmân eden


mü'minlere sevgi ve muhabbet beslemekte, baskalarından daha yakındırlar.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmustur:



 



Son G?nderiler

ALTI GÜN ŞEVAL orucun ...

ALTI GÜN ŞEVAL orucunun fazileti

HİZİPÇİLİK VE ALLAH’A ...

HİZİPÇİLİK VE ALLAH’A DAVETTE OLUMSUZ ETKİLERİ...

KURAN-I KERİM'DEN FAY ...

KURAN-I KERİM'DEN FAYDALANMANIN ŞARTLARI

BİD'AT VE ŞİRK KONUSU ...

BİD'AT VE ŞİRK KONUSUNDA DETAYLI BİLGİLER