Articles




RASÛLUL LAH-sallal lahu aleyhi ve sellem- ’ N


ABDEST VE NAMAZI


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


2


Hamd, âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.Salât ve


selâm, Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem-’in, ehlinin,


ashâbının ve kıyâmete kadar onları dost edinen herkesin


üzerine olsun.


Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-’in ashâbının bize


ögrettiklerine göre namazı, Peygamber-sallallahu aleyhi ve


sellem-’in gözünün sevinci ve kalbinin huzuru idi. Onlar bu


sekilde namazın faziletini anlamıs ve onu husu ile edâ ederek


davranıs ve ahlaklarını dogrultarak büyük ve önder insanlar


olmuslardır. Oysa ki bugünün müslümanları namazı hafife


almaktadırlar.


Kalplerden husu kalkmıs, yerini gaflet kaplamıstır.


Onlar her islerinde zekice yollar ararlarken, namazlarını


güzelce kılabilmenin yollarını aramamaktadırlar.


Nefislerin ıslahı, dogru bir inanç ve namazın dosdogru


kılınması ile baslar.Hiç kuskusuz ki husu ile kılınan dogru


namaz, ümmetin muzaffer olmasını saglayan en önemli


sebeplerdendir.


O halde namazlarımıza dönüp,onu Peygamber-sallallahu


aleyhi ve sellem-’in ve ashâbının namazı ile kıyaslıyalım.Zirâ


namaz; nefisleri yükseltmenin ve her iki dünyada da


kurtulusa ermenin yoludur. /ste buradan hareketle müslüman


erkek ve müslüman kadınların, sanki Peygamber-sallallahu


aleyhi ve sellem-’i görmüs gibi olmaları ve namazlarında ona


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


3


uymaya çalısmaları için tekbirden selâma kadar, namazın


niteliklerini açıkladık.


Zira Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- söyle


buyurmaktadır:


“Beni nasıl namaz kılıyor görüyorsanız öylece namaz kılın”1


Yine, Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- kendisi gibi


namaz kılanları,kendisinin Allah’tan onları cennete girdirecegi


yönünde aldıgı ahidle müjdelemistir.


Nitekim Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- söyle


buyurmaktadır:


“Allah kullarına bes vakit namaz farz kılmıstır. Kim onların


hakkını hafife almaksızın zâyi etmeden tastamam yerine getirirse,


onun Allah katında, onu cennete girdirme ahdi vardır...”2


Allah Teâlâ söyle buyurmaktadır:


“De ki: Eger Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi


sevsin ve günahlarınızı bagıslasın.” 3


Bu konuda sahih olan deliller arasından her müslümanın


anlayacagı kolaylıkta olanları seçtik.Bu özet için uzun olan


delilleri buraya almadık.Basarı Allah’tandır.4


1 Buhâri


2 Tirmizi, hadis sahihtir.


3 Âl-i "mrân Sûresi: 31


4 Abdullah Yolcu, Rasûlûllah’ın Abdest ve Namazı, Guraba Yayınları


El Brosürleri.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


4


Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-’in Abdesti:


Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- abdest aldıktan


sonra söyle buyurmustur:


“Kim bu sekilde abdest alırsa, geçmis günahları bagıslanır”1


Abdest: Allah Teâlâ’nın emredip Rasûlullah-sallallahu


aleyhi ve sellem-’in bize açıkladıgı sekilde temiz su ile belli


organları yıkamaktır.


Abdestin Fazileti: Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellembu


konuda söyle buyurmaktadır:


“Size, Allah’ın onunla hataları sildigi ve dereceleri yükselttigi


bir seyi göstereyim mi?”


Sahâbe: “Evet, ey Allah’ın elçisi!” dediler.


Buyurdu ki:


“Zor da gelse de abdesti usulune uygun gayet güzel almak,


mescide (giderken) adımları çogaltmak...”2


Niyet: Dille söylemenin içine girmedigi, sırf kalbî bir


amelden ibârettir. Delil olmadıgından dolayı niyeti dil ile ifâde


etmek câiz degildir.


Besmele: Abdest almaya baslarken “Bismillah” demek.


Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda söyle


buyurmaktadır:


1 Müslim.


2 Müslim.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


5


“Abdest alırken Allah’ın ismini anmayanın abdesti yoktur”1


Unutan kimse hatırladıgı zaman “Bismillah” der.


Misvak: Rasulullah-sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda


söyle buyurmaktadır:


“Eger ümmetimize zor gelecegini bilmeseydim, her abdest


alırken misvak kullanmalarını emrederdim”2


ki Eli (üç kez) Yıkamak: Osman-Allah ondan râzı olsunabdest


alırken elini üç kez yıkadı ve abdesti bittikten sonra:


‘Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-’i aynen su benim aldıgım


sekilde abdest alırken gördüm’ dedi.3


Agza ve Buruna Su Çekmek: Mazmaza; agzı yıkamak


ve suyu agız içinde hareket ettirmektir. /stinsak; suyu burnun


içine iyice ulastırmak ve içeriye çekmektir. Bu sag el ile yapılır.


/stinsar ise, istinsak isleminden sonra burundan suyu


çıkarmaktır ve bu da sol el ile yapılır.


Bunun Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-’den gelen


sahih rivâyet geregi üç kere tekrarlanması müstehaptır.


Mazmaza ve istinsakı tek avuç su ile yapmak:


Abdullah b. Zeyd el-Ensari’den:O’na:“Bize Rasûlullah-sallallahu


aleyhi ve sellem-’in abdesti gibi abdest al” denilince bir kap istedi ve


tek elle mazmaza ve istinsak yaptı ve bunu üç kere tekrarladı."4


1 Tirmizi, Sahih.


2 Tirmizi, sahih.


3 Buhâri, Müslim.


4 Buhâri ve Müslim.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


6


Yüzü Yıkamak: Yüz; saç bitiminden, sakal altına kadar


ve iki kulaklar arasındaki bölgedir. Suyun yüzün bütün


bölgelerine ulasmasına dikkat edilerek üç kere yıkanır.


Sakalı ovmak: Osman'ın-Allah ondan râzı olsunhadisinde:


“Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- (abdest alırken)


sakalını ovalardı” seklinde geçmektedir.1


ki Eli Dirseklere Kadar Yıkamak: “Peygamber-sallallahu


aleyhi ve sellem- sag kolunu üç kere dirseklere kadar yıkar,sonra aynı


sekilde sol kolunu yıkardı.”2


Bas ve ki Kulagı Beraber Meshetmek: Abdullah b.


Zeyd söyle dedi: “Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- basını


eliyle meshetti ve basını ön tarafından baslayarak ellerini kafasının


arkasına ve arkasından önüne çekti ve basını tamamen kaplayacak


sekilde meshetti.Onları (iki elini) basının arkasına götürdü ve sonra


ellerini tekrar basının önüne getirdi.”3


Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- bası ve kulaklarını


bir kere tek suyla meshediyordu.


Ayakları ncik Kemiklerine Kadar Yıkamak:


Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- sag ayagını incik


kemiklerine kadar üç kere yıkar, sonra aynı sekilde sol ayagını


1 Tirmizi, sahih


2 Buhâri ve Müslim. Hz. Osman’ın hadisinden.


3 Buhâri ve Müslim.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


7


yıkardı.Bu arada her yıkayısında ayak parmaklarının arasını


serçe parmagıyla ovalıyordu.1


Ovmak: Yani eli, yıkanan aza, kol ve ayaklar üzerinde


gezdirmek. Sudan önce veya sudan sonra olabilir.


Muvâlât: Yani uzuvları ara vermeden birbiri ardınca


yıkamak demektir.


Sagdan Baslamak: Abdest azaları, sagdan baslayarak


yıkanır.


Tertip: Uzuvları sıraya uyarak yıkamak gerekir.


Allah Teala abdest konusunda söyle buyurmaktadır:


“Ey îmân edenler! Namaz kılmaya kalktıgınızda yüzlerinizi,


dirseklerinizle beraber ellerinizi yıkayın ve baslarınızı meshedip, asık


kemiklerine kadar ayaklarınızı yıkayın.” 2


Abdestten Sonra Duâ: Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve


sellem- söyle buyurmaktadır:


“Sizden kim abdest alır ve abdestini de güzel yapar sonra da;


‘Eshedu en lâ ilâhe illallahu vahdehu la serike leh, ve eshedü enne


Muhammeden abduhu ve Rasûluh’, derse cennetin sekiz kapısı ona


açılır ve onlardan dilediginden girer.”3


1 EbûDâvûd, hadis sahihtir.


2 Mâide Sûresi: 6


3 Müslim.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


8


Veya söyle der: “Allah’ım! Beni tevbe edenlerden ve


temizlenenlerden kıl.”1


Not: Abdest azalarını yıkarken yapılacak herhangi ser’î


bir dua yoktur.Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-’den de bu


yönde sahih bir rivâyet yoktur.


Abdestten Sonra ki Rekât Namaz: Peygamber


- sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda söyle buyurmaktadır:


“Kim güzel bir sekilde abdest alır ve sonra da kalbi ve yüzü ile


yönelerek iki rekat namaz kılarsa, cennet ona vacip olur.”2


sraftan Kaçınmak: Suyu iktisatlı kullanmak sünnettir.


Peygamber-allallahu aleyhi ve sellem- kimi zaman azalarını birer


kere, kimi zaman ikiser kere ve kimi zaman da üçer kere


yıkamıstır.3


1 Tirmizi.


2 Ebû Davûd, sahih.


3 Buhâri.


Abdullah Yolcu, Rasulullah’ın Abdest ve Namazı, Guraba Yayınları


El Brosürleri.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


9


Abdesti Bozan Seyler:


Sehvetle Avret Yerine Dokunmak: Peygamber-allallahu


aleyhi ve sellem- bu konuda söyle buyurmaktadır:


“Sizden birisi, penisine (zekerine) dokundugu zaman abdest


alsın.”1


Önden Yahut Arkadan, Bir Sey Çıkması Hali: Önden


ve arkadan çıkan seyler konusunda Peygamber-sallallahu aleyhi


ve sellem- söyle buyurmaktadır:


“Sizden biriniz, abdesti bozuldugu zaman, abdest almadıkça


namazı kabul olmaz.” 2


Derin Uyku: Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- bu


konuda söyle buyurmaktadır: “Kim uyursa, abdest alsın.”3


Deve Eti Yemek: Adamın biri Peygamber-sallallahu


aleyhi ve sellem-’e: “Deve eti yedigim zaman abdest alayım mı?”


diye sordu. Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- :


“Evet, deve eti yedigin zaman abdest al” buyurdu. 4


Tam bir sevap elde etmenin, aynen Peygamber-sallallahu


aleyhi ve sellem-’in aldıgı sekilde abdest almakla mümkün


oldugu bilinmelidir. 5


1 Tirmizi


2 Müslim


3 Ebû Davûd


4 Müslim


5 Abdullah Yolcu, Rasûlullah’ın Abdest ve Namazı, Guraba Yayınları


El Brosürleri.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


10


Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-’in Namazı:


Peygamber-allallahu aleyhi ve sellem- bu konuda söyle


buyurmaktadır:


“Beni nasıl namaz kılıyor görüyorsanız öylece namaz kılın.”1


Namaz: Allah Teâlâ'nın emredip Peygamber-sallallahu


aleyhi ve sellem-’in açıkladıgı sekilde birtakım söz ve fiillerle


yapılan, tekbir ile baslayıp, selâm ile son bulan bir ibâdettir.


Bu konuya baslamadan önce sunu hatırlatmakta yarar


var ki, siz bu amelinizle Allah’a yönelmektesiniz.O halde


namazınızı güzel ve husu ile kılınız, mümkün oldugu kadar


Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-’in namazına benzetiniz ki


cennete giresiniz.


Niyet: Müslümanın diliyle telaffuz etmeksizin mutlaka


kalbiyle namaza niyet etmesi gerekir.Diliyle söylemez, zira


Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- ve ashâbı, niyetlerini dil


ile söylemezlerdi.


Kıbleye Yönelmek: Namaz kılan bir müslüman dünyanın


neresinde olursa olsun, bedeniyle o tarafa dönmek


sûretiyle Kâbe’ye yönelir.


Baslangıç Tekbiri: Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellemnamazına


“Allahu ekber” sözü ile baslardı. Böyle derken ellerini


1 Buhâri.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


11


omuzlarına veya kulak hizâsına kadar kaldırırdı.Her ikisini de


yaptıgı sabittir.1


Ellerin Baglanması:Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellemtekbirden


hemen sonra sag elini sol elinin üzerine koyarak


gögsünün üzerine baglardı.2 Bu rivâyet, bu konu hakkında


gelen rivâyetlerin en dogru olanıdır. Digerleri ise zayıf ya da


aslı olmayan rivâyetlerdir.


Secde Mahalline Bakmak: “Rasulullah-sallallahu aleyhi ve


sellem- namaz kıldıgı zaman basını asagıya eger ve gözünü yere


dikerdi.”3


Yani secde yerine bakardı. Rasulullah-sallallahu aleyhi ve


sellem- namazda gözleri havaya dikmekten men etmistir.


Nitekim bu konuda söyle buyurmaktadır:


“Namazda gözleri göge (yukarı) dikenler, ya bundan


vazgeçerler, ya da gözleri kör olur.”4


Baslangıç Duası: Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem-'in


namazına sünnetle sabit olan birçok ayrı sekildeki dua ile


basladıgı bilinmektedir ki bunların en meshuru sudur:


“Sübhanekellâhumme ve bihamdik, ve tebarakesmuk, ve teâlâ


cedduk, ve lâ ilâhe gayruk/Allahım!Sana hamd ederek seni her türlü


1 Buhâri


2 Ebû Davûd


3 Beyhaki ve Hakim rivayet etti sahihtir.


4 Buhâri-Müslim


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


12


noksanlıklardan tenzih ederim.Senin ismin mübârek ve sânın


yücedir. Senden baska hakkıyla ibâdete lâyık hiçbir ilah yoktur.”1


Kıraat: Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- Allah’a


sıgınarak: “Eûzubillahiminesseytanirracim” derdi. Buna bazen su


cümleyi de eklerdi: “Min hemzihi ve nefhihi ve nefsihi.”2


Sonra sessizce:“Bismillahirrahmanirrahim” derdi.3 Sonra


da Fâtiha Sûresini okurdu ki bu sûre okunmadan namaz


geçerli olmaz.Bu sûrenin okunması, kıraatin gizli yahut açık


oldugu her namaz ve her rekâtta vaciptir.


Nitekim Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- bu konuda


söyle buyurmaktadır:


“Ümmül-Kitabı (Fâtiha’yı) okumayanın, namazı yoktur.” Bu


sûreyi âyet âyet okurdu.4


Fâtiha’dan sonra Kur’an’dan baska âyetler okunması


sünnettir.Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- kimi zaman


Fâtiha’dan sonra uzun uzun okurdu, bazen de kısa tutardı.


Rukü: Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- kıraatini


tamamladıktan sonra nefes alacak kadar az bir süre susar ve


sonra ellerini tıpkı ihram tekbirinde oldugu gibi omuzları


hizasına kaldırır; tekbir getirip rüküya giderdi.Avucunu dizlerine


koyar, parmakların arasını açar, dirseklerini yanlarından


uzaklastırır, sırtını ve basını düz olarak egerdi. Öyle ki sırtına


1 Sahih, Ebû Davûd


2 Ebû Davûd


3 Buhâri


4 Ebû Davûd


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


13


su dökülecek olsa, sırtının düzlügünden dolayı su bir yana


dökülmeden su ortada kalabilirdi. Rükuda en az üç kere


“Sübhâne Rabbiyel Azîm” veya sünnette sâbit olan baska duâlar


okurdu. Ruku ve secdede Kur’an okunması câiz degildir.


Rükûdan Dogrulmak: Rasulullah-sallallahu aleyhi ve


sellem- rükûdan dogrulurken “Semiallahu limen hamideh” derdi.


Sonra ellerini kaldırır ve dogruldugu sırada “Rabbena ve lekel


hamd” derdi.


Bazen bu cümleye sunu da eklerdi: “Hamden kesiran


tayyiben mubâraken fih, mubâreken aleyh, Kemâ yuhibbu Rabbuna


ve yerdâ”1


Sonra tekbir getirip dizlerinden önce ellerini koyarak


secdeye varırdı.


Önce dizlerini, sonra ellerini koyarak secdeye vardıgı da


sünnette sâbittir.


Secde: Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- secdeye


gittigi zaman parmaklarını birlestirip kıbleye dogru yöneltir,


ellerini omuz hizasına getirir, kollarını yerden kaldırır, burun


ve yüzünü yere sürerek üç kere veya daha fazla “Subhâne


Rabbiyel-a’la” derdi. Aynı sekilde secdede duâyı çogaltmak


sünnettir.Zira secde duâların kabulünün umuldugu


yerlerdendir.


1 Buhâri


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


14


ki Secde Arasında Dinlenmek: Peygamber-sallallahu


aleyhi ve sellem- basını ilk secdeden kaldırınca tekbir getirir,


sonra tüm azaları bir süre yerini bulacak sekilde oturur, sol


ayagını da dikerdi. /ste bu oturus sırasında söyle derdi:


“Allahummagfirlî, verhamnî, vecburnî, verf’anî, vehdinî, ve âfinî


verzukni.1


Kimi zaman da söyle derdi: “Rabbigfirli, Rabbigfirli /


Allahım beni bagısla, Allahım beni bagısla.”2


kinci Secde: Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- tekbir


getirir ve ikinci secdeye gider ve birinci secde de yaptıklarının


aynısını yapardı.


stirahat (Dinlenme) Oturusu: Peygamber-sallallahu


aleyhi ve sellem- ikinci secdeden basını kaldırınca kısa bir süre


otururdu ki buna "Dinlenme Oturusu/Celsetu’l-Dstiraha" denilir.


Bu ikinci rekâta kalkmadan önce veya dört rekatlı namazlarda


dördüncü rekata kalkmadan önce yapılır.3


kinci Rekata Kalkmak: Peygamber-sallallahu aleyhi ve


sellem- ikinci rekâta ellerine dayanarak kalkardı.4 Ellerine


dayanmadan kalktıgı rivâyeti de sünnette sâbittir. Bu rekâtta,


öncekinde yaptıklarını aynen yapardı. Fakat baslangıç duâsını


okumazdı.


1 Ebû Davûd, hadis sahihtir.


2 "bn-i Mace, hadis hasendir.


3 Buhâri.


4 Buhâri.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


15


lk Tesehhüd:Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- ikinci


rekâtı tamamlandıktan sonra tesehhüd için yayılarak otururdu.


Yani sol ayagını yayarak onun üstüne oturur ve sag


ayagını da dikerdi.Sag avcunu sag uylugun üzerine koyup


bütün parmaklarını yumarak isâret parmagı ile isâret ederdi.


Bunu yaparken de bas parmagını orta parmagı üzerine


koyardı.


Tesehhüdün basından sonuna kadar isâret parmagını


oynatır ve gözlerini ona dikerdi.1


Sol elini de sol dizinin üzerine koyar ve su duâyı


okurdu:


“Ettehiyyatu lillâhi vessalavâtu vettayyibât, esselâmu aleyke


eyyuhennebiyyu ve rahmetullahi ve beraatuh.Esselâmu aleynâ ve alâ


ibâdillahissâlihîn.Eshedu en lâ ilâhe illallah ve eshedu enne


Muhammeden abduhu ve resûluh.”


“Bütün ibâdetler Allah’a mahsustur.Ey Peygamber, Allah’ın


selâmı,rahmeti ve bereketi senin üzerine olsun.Selâm bize ve Allah’ın


iyi kullarına olsun.Sehâdet ederim ki, Allah’tan baska hakkıyla


ibâdete lâyık hiçbir ilah yoktur.Yine sehâdet ederim ki, Muhammed,


Allah’ın kulu ve elçisidir.”


“Allahumme salli alâ Muhammed, ve alâ âli Muhammed,


kemâ salleyte alâ Dbrahime ve alâ âli Dbrahime inneke hamîdun


mecid.”


1 Ebû Davûd


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


16


“Allah’ım, Dbrahim’e ve âilesine rahmet ettigin gibi


Muhammed’e ve Muhammed’in âilesine de rahmet et. Süphesiz Sen


övülmüssün, yücesin.”


“Allahumme bârik alâ Muhammed, ve alâ âli Muhammed,


kemâ barakte alâ Dbrahime ve alâ âli Dbrahime inneke hamîdun


mecîd.”1


“Allah’ım, Dbrahim’e ve âilesine bereket verdigin gibi


Muhammed’e ve Muhammed’in âilesine de bereket ver. Süphesiz Sen


övülmüssün, yücesin.”


Üçüncü ve Dördüncü Rekâta Kalkıs: Peygamber


-sallallahu aleyhi ve sellem- orta tesehhüdü tamamlayıp üçüncü


rekâta kalkacagı zaman daha oturuyorken tekbir getirir ve


bazen de ellerini kaldırırdı. (Ellerine dayanmadan kalkmıs


oldugu rivâyetleri de sâbittir.) Aynı seyi dördüncü rekatta da


yapardı.


Son Tesehhüd: Bu aynen ilk tesehhüd gibidir, fakat bu


tesehhüdde sol ayagını sag bacagının altına koyarak ve sag


ayagını da dikerek otururdu. Salat duâlarını okuduktan sonra


su dört seyden Allah’a sıgınarak söyle derdi:


“Allahümme inni eûzu bike min azâbi cehennem, ve min


azâbil-kabr, ve min fitnetil mahyâ vel-memât, ve min serri fitnetilmesihi’d-


Deccâl.”2


1 Buhâri.


2 Buhâri ve Müslim.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


17


“Allah’ım, ben cehennem azabından, kabir azabından hayatın


ve ölümün fitnesinden ve mesih Deccal’ın fitnesinin serrinden sana


sıgınırım.”


Sonra kendisi için diledigince duâ ederdi.


Selam: Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- “Esselamu


aleykum ve rahmetullah” diyerek sagına ve soluna selâm verirdi.


Öyle ki arkadan yanakları görünürdü. Selâm cümlesine bazen


“Ve berakatuhu” kelimesini de eklerdi.


Bazen de tek selâm verirdi.1


Namazın Mekruhları: Bas, göz ile saga sola bakmak,


gereksiz yere bir seylerle oynamak, namazda agır bir sey ve


renkli esyalar gibi dikkat ve mesguliyet çeken seyleri yanına


almak ve elini bögrüne koymak.


Namazı Bozan Seyler: Az da olsa bilerek konusmak,


namazı bozar.Aynı sekilde tüm beden ile kıbleden dönmek.


Yellenmek veya abdest ve guslü gerektiren her sey namazı


bozar.


Gereksiz yere pespese yapılan hareketler, az da olsa


gülmek, bilerek fazla rükû, secde veya kıyam yapmak ve yine


bilerek imamı geçmek de namazı bozan davranıslardır.


Uyarı: Biliniz ki bu konudaki hitabın umumi olması


nedeniyle kadının namazı da erkegin namazı gibidir.


1 Müslim.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


18


Zira Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- söyle


buyurmustur.


“Kadınlar erkeklerin öz kardesleri gibidirler.”1


Bu konuda kadının namazının degisik olacagına dâir bir


delil yoktur.Bu konuda delil olarak ileri sürülen tüm rivâyetler


hadisçilerin de belirttikleri gibi zayıftır.


/ste elimizden geldigince sunmaya çalıstıgımız bütün bu


isler Peygamberimiz-sallallahu aleyhi ve sellem-'in abdest ve


namaz hakkındaki sünnetidir.Bunlar yeterince açık oldugundan


Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-’in bu ibâdetlerini


gözlerinizle görüyormuscasına aynen ögrenip uygulama


imkanı bulacagınızı umuyoruz.Allah’tan sizlerin namaz ve


tüm ibâdetlerinizi kabul etmesini niyaz ederim. /nsaallah bu


ögrendiklerinizi uygulayarak su hadisteki emrini fiilen


gerçeklestirmis olacaksınız.


“Beni nasıl namaz kılıyor gördüyseniz öylece namaz kılın.” 2


1 Ebû Davûd.


2 Abdullah Yolcu, Rasulullah’ın Abdest ve Namazı, Guraba Yayınları


El Brosürleri.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


19


NAMAZI TERKEDENE ÇAGRI!


Namazın, kafirle müslümanı birbirinden ayıran, /slâm’ın


diregi oldugunu bilmek zorundayız.


Ne yazık ki, /slâm cografyasında dünyaya gelmis ve


müslüman ismiyle isimlenmis çok sayıdaki insan namaz gibi


büyük öneme sahip bir yükümlülügü terketmis ve de ihmal


etmis durumdadırlar.Bu da onlara, namazın dindeki yeri ve


terkedilmesi durumunda söz konusu olan hükümlerinden


bahsetmeyi, nasihat babından zorunlu kılmaktadır.


Su öncelikle bilinmelidir ki; namazı terkeden kimsenin


azgınlıgı kendisine üstün gelmis, alısveriste zarara ugramıs,


kötü âkibetini kendi elleriyle hazırlamıs, uzayıp giden bir


hüsran ve pismanlık içine düsmüstür.Namaz kılmayan kimse


nefretle kınanmıstır.Sayet bu halde ölürse Rasûlullah-sallallahu


aleyhi vesellem-’in yolu üzere ölmez.Onun barınagı kızgın bir


ates, konuklanacagı ve buyur edilecegi yer de Cehennem’dir


(Allah korusun).


Allah Teâlâ, namazın önemini oldukça büyük kılmıs,


Rasûlü-sallallahu aleyhi vesellem- de bunu belirtmistir.


Nitekim Allah Teâlâ bu konuda söyle buyurmaktadır:


“Nihayet onların pesinden öyle bir nesil geldi ki, bunlar


namazı bıraktılar; nefislerinin arzularına uydular. Bu yüzden ileride


azgınlıklarının cezasını çekecekler.” 1


1 Meryem Sûresi: 59


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


20


“Her nefis, kazandıgına karsılık bir rehindir. Ancak, (hesap


defteri) sag yanından verilenler baska: Onlar cennetler içindedir.


Günahkârlara, 'sizi su yakıcı atese sokan nedir?' diye uzaktan uzaga


sorarlar.Onlar söyle cevap verirler:Biz, namaz kılanlardan


degildik...” 1


“Bununla beraber eger bu hallerinden tevbe ederler, namazı


kılarlar ve zekatı da verirlerse, artık onlar dinde kardeslerinizdirler.”2


Rasûlullah-sallallahu aleyhi vesellem- de bu konuda söyle


buyurmaktadır:


“Kisi ile küfür ve sirk arasındaki sınır; namazın terkidir.”3


Namazın önemini ifâde eden baska bir hadis te söyledir:


“Kulun, kıyâmet gününde ilk hesaba çekilecegi sey namazıdır.


Eger -bu hesabı- düzgünse diger ameli de düzelir, yok bu - hesabıbozuk


olursa digerleri de bozuk olur”4


Baska hadiste ise söyle buyurmaktadır:


“Allah’tan baska hakkıyla ibâdete lâyık hiçbir ilahın olmadıgına,


Muhammed’in Allah’ın elçisi olduguna sehâdet edinceye,


namaz kılıncaya ve zekât verinceye kadar müsriklerle savasmakla


emrolundum.Eger bunları yaparlarsa kanlarını ve mallarını benden


korumus olurlar.Fakat -gerçek- hesapları yine Allah’a kalmıstır.”5


1 Müddessir Sûresi: 38-43


2 Tevbe Sûresi: 11


3 Müslim.


4 Taberâni, hadis sahihtir.


5 Buhâri, Müslim.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


21


Yine bir diger hadiste söyle buyurmaktadır:


“Benim havzım Eyle ile Aden arasındaki mesafeden daha


uzundur. Nefsim elinde bulunana andolsun ki, O’nun kapları yıldızların


sayısından çoktur. Sütten daha beyaz, baldan daha tatlıdır. Nefsim elinde


bulunana andolsun ki, bir kimsenin kendi havuzundan, baskasının


develerini kovdugu gibi, ben de insanları ondan kovacagım.”


Sahâbe:


“Ey Allah'ın elçisi! Sen, o gün bizi tanıyabilecek misin?” diye


sordu.


Peygamber-sallallahu aleyhi vesellem- buyurdu ki:


“Evet, sizin o gün hiçbir ümmette bulunmayan bir simânız olur.


Yanıma abdest eseriyle -azâlarınız- aklanmıs gelirsiniz” - yanıtını


verdi” 1


Namazı terketmek sebebi ile Rasûlullah-sallallahu aleyhi


vesellem-’in namazsızları kendi havzından uzaklastıracagı o


pek çetin günde senin yerin neresi olacaktır? Rasûlullah


-sallallahu aleyhi vesellem-, çehrelerinde abdest sebebiyle olusan


parıltıların varlıgıyla arkası sıra gelenleri gayet iyi bilecek.


Ama seni nasıl tanıyıp ta kendi havzına dahil etsin ki? Çünkü


sen namaz kılmıyorsun!


“Tasdik etmedi, namaz da kılmadı.Ancak yalanladı ve yüz


çevirdi.” 2


1 Müslim.


2 Kıyâmet Sûresi: 32-32


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


22


Bütün bu tehditlerden sonra cennete girmeyi umuyor


musun!?..


“Hep Allah’a dönüp itaât edin, O’ndan korkun ve namazı


kılın da müsriklerden olmayın.”1


“Aralarında hüküm vermesi için Allah’a ve Resûlüne davet


edildiklerinde, mü’minlerin sözü ancak “Dsittik ve itâat ettik”


demeleridir. Dste asıl bunlar kurtulusa erenlerdir.” 2


Allah Teâlâ, seytan’a lânet etti ve O’nu rahmetinden


kovdu.Süphesiz o, kıyâmet gününde de ebedî olmak üzere


cehenneme atılacaktır.Çünkü o, Allah’ın emretmesine ragmen


büyüklendi ve Âdem’e secde etmedi.


“Bir zamanlar biz, meleklere “Âdem’e secde ediniz” dedik.Dblis


hariç hepsi secde ettiler. O, yüz çevirdi ve büyüklük tasladı, böylece


kafirlerden oldu.” 3


Seytan, Âdem’e secde etmedigi için Allah Teâlâ'nın


lânetine ugradı.Peki, Allah Teâlâ için secde etmeyerek O’nun


emrine karsı gelenin hali nice olur? Oysa Allah Teâlâ söyle


buyurmaktadır:


“Ben, cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler diye


yarattım.” 4


Namazın önemini belirten bir baska ayet de sudur:


1 Rûm Sûresi: 31


2 Nûr Sûresi: 51


3 Nûr Sûresi: 51


4 Zâriyât Sûresi: 56


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


23


“Îmân eden kullarıma söyle! Namazı dosdogru kılsınlar.”1


Ömer b. Hattab-Allah ondan râzı olsun- vefâtına neden


olan hastalıgı sırasında cemaate çıkamadıgı için –yanında


bulunanlara- söyle sordu:


“Dnsanların hepsi namazı kıldılar mı?


Sahâbe: "Biz de: Evet, dedik."


Bunun üzerine o: “Namazı terkedenin Dslam’dan hiçbir


nasibi yoktur” dedi.


Ebû Hureyre-Allah ondan râzı olsun-:


“Muhammed-sallallahu aleyhi vesellem-’in ashabından hiç


kimse, namazın terkinden baska hiçbir amelin terkini küfür olarak


görmezdi” demistir.2


Sahâbe-i Kirâm'dan Abdullah b. Mes’ud-Allah ondan râzı


olsun-: “Namazı terkedenin dini yoktur”, Ebu’d-Derdâ-Allah


ondan râzı olsun-: “Namaz kılmayanın imanı yoktur” demislerdir.3


Rasûlullah-sallallahu aleyhi vesellem-: “Kim ikindi namazını


kılmazsa gerçekten ameli bosa gider.”4 buyurmustur.


Sahâbeden gelen nakiller, kasten namazı vaktin sonuna


kadar kılmayan kimsenin, kâfir oldugu yönündedir. Âlimler,


1 "brâhim Sûresi: 31


2 Sahihtir, Hakim.


3 Taberâni.


4 Buhâri.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


24


“Sahabeden, bunun aksini söyleyen kimse bilinmemektedir”


demislerdir.


Acaba namaz kılmayan kimse hangi amelin sevabını


ümit eder? Yarın Allah Teâlâ'nın huzurunda günahlarının


affedilecegini neye dayanarak düsünebilir ki? Allah Teâlâ'nın


ona farz kıldıgı en büyük amelî sorumlulugu hafife almasının


karsılıgında itilecegi azaptan nasıl emin olabilir?


Bir baba, çocugundan bir sey istedigini sonra da


çocugun bu istegi kâle almadıgını veya istegine karsı gevsek


davrandıgını bir düsünmelidir.Baba derhal hiddetlenir, büyümesi


ve yetismesi için gün boyu baskalarının kaprisleri altında


onun için kendini paraladıgı evladı, çok önem verdigi bir


hususta yüzçeviriyor veya omuz silkiyor veyahut gevsek


davranıyor?!.


Peki ya âlemlerin Rabbi olan Allah! Hastalandıgımızda


bizi iyilestirmesi için yakardıgımız Rabbimiz! Gördügümüz,


görmedigimiz nimetleriyle bizlere çok acıyan, O yüceler


yücesi Mevlâ zü’l-Celâl! Her seye zaman bulan insan, Rabbi


için boyun egip namaz kılmaya vakit bulamıyor mu? /ste bu


korkunç bir seydir.


Yere ve göklere boyun egdiren Allah Teâlâ'nın


huzurunda namaz kılmayanın hali ne korkunçtur!.. Okuyup


düsünen kimse için; namazın farziyetini belirten, kılmayanın


çok kötü sonunu bildiren ve bundan özellikle sakındıran


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


25


birçok âyet ve Rasûlullah-sallallahu aleyhi vesellem-’in hadis-i


serifleri vardır.


Ey namaz kılmayan kimse!


Su âayet ve hadislerde belirtilen azabın siddetine bak da


gençlik ve hayata aldanma.Çünkü hayat ne kadar uzun olursa


olsun, bütün nefisler ölümü tadacaktır. Tüm bunları bir kenara


bırakıp gaflete dalma. Süphesiz Allah Teâlâ seni bos yere


yaratmamıstır.Aksine biz, ancak O’na kulluk etmek için


yaratıldık.Ne biz, ne de insanlardan hiç kimse basıbos bırakılmayacaktır.


Allah-azze ve celle-’nin bizi kesinlikle toplayacagı,


hak ve adâletle sınıfların ayrılacagı bir dönüs yerimiz vardır.


Yarın ancak, kendisinden korkup emirlerini yerine


getiren, yasaklarından kaçınan; dünyayı, cennet ve Allah


Teâlâ'nın hosnutlugu karsısında satan; geçici hayata karsı


âhiret sonsuzlugunu tercih eden; azap ve ızdıraba karsı


mutlulugu satın alan kimselerin olacak, iste onlar güvenlik ve


esenlik içinde olacak; ticaretleri bosa gitmeyecektir.


Aziz ve Kahhâr olan Allah’ın huzurunda yarınki


durumunu düsün. Allah’a andolsun ki, bu öyle bir saattir ki,


dehsetinden müttakiler habersiz degildirler.


“O gün cehennem getirilir, insan yaptıklarını birer birer


hatırlar. Fakat bu hatırlamanın ne faydası var!” 1


1 Fecr Sûresi: 23


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


26


Gerçekten çok çok kötü olan da hakkı bilip ona îmân


etmen sonra da seni hiç ilgilendirmezmis gibi, umursamaksızın


bu yönde bir adım dahi atmıyor olmandır.Yoksa bu


hakkı tesrî edip onu emreden Allah Teâlâ'nın, -insanı


siddetlice- kusatmasının sana asla erismeyecek olduguna mı


inanıyorsun?.


Âhiret ve âhirette olacakların azâmeti ve dehsetinden


kurtulmak mı daha kolay, yoksa dünyada pesinde kostugun


heves ve tutkuları bırakmak mı?


Eger Allah’a ve âhiret gününe süphe duymadan îmân


ediyorsan, gerçekten dogru ve dikkatli düsünüp sözü anlamaya


çalısıp batıla uymayacagına kâni oluyorsan, karsına; bütün


müslümanlar için de bir ögüt olacak, temiz hakkı uygulamaktan


baska bir gerçek çıkmayacaktır.


Sözün dogrusuna teslim olup önündeki bu açık gerçege


tutunmaktan baska seçenegin olmadıgını anladıgın zaman


sana düsen vazife; Allah’ın bizler için seçtigi hayat düzenini


yürürlüge koymak için kalkman, derhal namaza ve Allah için


secdeye kosmandır. Seytan gibi, Rabbine isyankâr olma! Bil ki,


bu nasihata kulak vermezsen, korkunç sondan Allah’ın


dilemesinden baska,ne bir kurtulus, ne de bir kaçıs yeri olacak!


Zevk ve isteklerine karsı koymazken, seni yaratan


Allah’a nasıl karsı gelirsin! Allah’ın âyetlerini duyar ve namaz


konusundaki emirlerini gayet iyi bilir de,Allah’ın bu husustaki


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


27


tehditlerini sanki hiç duymamıs gibi namaz kılmamakta hâlâ


nasıl ısrar edersin?


“Vay haline, her yalancı ve günahkâr kisinin! ki, Allah’ın


kendisine okunan âyetlerini isitir de sonra büyüklük taslayarak sanki


hiç duymamıs gibi (küfründe) direnir.Dste onu acı bir azap ile


müjdele!” 1


Bunlar, gerçegi bildigi, onun aydınlıgını gördügü halde


Allah’a bilerek karsı gelen, anladıgı halde Allah’ın emrinden


habersiz gibi davranarak kendilerine zulmedenlerdir.


/ste böyleleri Allah Teâlâ’nın su âyetinde belirtigi


kimseler gibidirler:


“Hevâsını (kötü duygularını) ilâh edinen ve Allah’ın (kendi


katındaki) bir bilgiye göre saptırdıgı,kulagını ve kalbini mühürledigi,


gözünün üstüne de perde çektigi kimseyi gördün mü?.” 2


Ey Allah’ın kulu! Artık üzerindeki gafleti at!. Latîf ve


Habîr olan Allah-azze ve celle-’nin yoluna yönel, tevbe et ve


henüz fırsat varken kendini ıslah et. Rabbinin affına, O yüce


Mevlâ’nın engin rahmetine kos.. Kim bilir? Bu sabah, belki


senin son sabahın ya da bu aksam senin son aksamın?


Bir bak... Rabbimiz ne buyuruyor:


1 Câsiye Sûresi: 7-8


2 Câsiye Sûresi: 23


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


28


“Bizim âyetlerimize öyle kimseler îmân eder ki, âyetlerimizle


kendilerine ögüt verildigi zaman secdeye kapanırlar ve Rablerine


hamd ederek tesbih ederler de kibirlenmezler.”1


“Kendisine Rabbinin âyetleri hatırlatıldıktan sonra onlardan


yüz çevirenden daha zâlim kim olabilir? Süphesiz ki biz, suçlulardan


intikam alacagız.”2


“Onlara: “namaz kılın” denildigi zaman itaat edip namaz


kılmazlar. (Namaz kılmayarak Kur’an âyetlerini) yalanlayanların o


gün vay haline! Artık Kur’an’ın âyetlerinden sonra neye


inanacaklar.” 3


1 Secde Sûresi: 15


2 Secde Sûresi: 22


3 Murselât Sûresi: 48-50


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


29


CEMAATLE NAMAZIN ÖNEM    :


Rasûlullah-sallallahu aleyhi vesellem- mescidlerde cemaatle


beraber namaz kılma konusunda bütün müslümanları


uyarmıs ve buna dikkat edilmesini ısrarla vurgulamıstır.


Nitekim Rasûlullah-sallallahu aleyhi vesellem- bu konuda


söyle buyurmaktadır:


“Kim namaza çagrıyı -ezanı- isitir de bir özürü olmadıgı halde


icâbet etmezse, onun namazı yoktur.”1


“Münâfıklara en agır gelen namaz, yatsı ve sabah namazıdır.


Sayet onlar, bu iki namazdaki sevabı bilselerdi emekleyerek de olsa o


iki namaza gelirlerdi!”2


“Su bir kısım insanlar cemaatle namazı terke ya son verirler,


ya da ben evlerini -onlar içindeyken- yakarım.”3


Abdullah b. Mes'ud-Allah ondan râzı olsun söyle demistir:


“Eger siz, su geride kalıp -farz- namazı evinde kılan kimse


gibi, evinizde namaz kılarsanız,gerçekten Peygamberinizin sünnetini


terketmis olursunuz. Peygamberinizin sünnetinden ayrılırsanız


muhakkak sapıtırsınız.”4


Câbir-Allah ondan ve babasından râzı olsun- da söyle


rivâyet eder:


1 Sahihtir, "bni Mâce.


2 Buhâri, Müslim


3 "bni Mâce, hadis sahihtir.


4 Müslim.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


30


“Dbn-ü Ümm-i Mektûm, Peygamber-sallallahu aleyhi


vesellem-’e geldi ve dedi ki:


“Ey Allah’ın Rasûlü! Benim evim gerçekten uzak bir yerdedir


ve ben aynı zamanda âmâ birisiyim.Ama ezânı - evimden- isitiyorum


ne yapayım?”


Rasûlullah-sallallahu aleyhi vesellem-:


“Sürünerek veya emekleyerek de olsa, ezânı duyuyorsan ona


icâbet et”1 buyurdu.


Bir mesele:


/nsanlarımızın çogu teravih namazına büyük bir özen


gösterirler. Ramazan ayı geldiginde gruplar halinde camilere


dolusmalarına ragmen oruç ayı çıktıgında bu tutumlarını


degistirip öylece toplu bir sekilde cemaatla namazı terkederler.


Hatta çokları Ramazan ayının çıkmasıyla beraber namazı


tümden terkeder? Mescitlere giden yolu tanımaz bir tutum


içerisine giriverirler.Bu sekilde sadece Ramazan boyunca


Allah’a ibâdet (!) ederler.


Hıristiyanların kiliseye sadece Pazar, Yahudilerin de


havraya sadece Cumartesi günü gitmeleri gibi, bazıları da


Cuma günü dısında camiye ugramazlar.


Allah’dan korkmalı! Çetin bir sorguya çekilmeden evvel


nefsini hesaba çekmelisin! Durumunu gözden geçirmelisin!


1 "mam Ahmed, Ebu Yâlâ.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


31


Âhirette pisman olmadan evvel, Allah’a itaat konusunda


yapmıs oldugun yanlıslardan pismanlık duymalısın!


Ve tüm bunlardan sonra sunu da bilmelsin ki, Allah


Teâlâ'nın ibâdetlerimize ihtiyacı yoktur!


Bunlar ancak bir zamana kadar sayılan amellerimizdir.


Hepsi de bize eksiksiz olarak ödenecektir. Kim bu ödeme


esnâsında güzel bir sonuç elde ederse, Allah’a hamdetsin.


Ama her kim kötü bir sonuçla karsılasırsa, baskasını degil,


sadece kendisini kınasın!


Buldugu sonuç, yaptıklarının karsılıgından baska bir sey


degildir.Bu eksiksiz bir adâlettir!1


1 Abdullah Yolcu, Rasulullah’ın Abdest ve Namazı, Guraba Yayınları


El Brosürleri.


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


32


“Namaz Kılmıyorum Ama Kalbim Temiz”


“.. O, sizi daha topraktan yarattıgı zaman ve siz annelerinizin


karınlarında bulundugunuz sırada, sizi en iyi bilendir. Bunun için


kendinizi temize çıkarmayın.Çünkü O, sakınanı daha iyi bilir”1


Mânevi yönden boslukta olan birçok kimsenin -günaha


ragmen- kendilerini temize çıkarmak için diline doladıgı bu


cümle; onlar adına gerçekten büyük bir kandırmacadır.


Oysa kalbin temiz olması, Allah’a daha çok itaâti


gerektirir, isyanı degil! Bu yüzden Rasûlullah-sallallahu aleyhi


ve sellem- ve ashâbı, geceleri bile namaz kılıyordu.Oysa


Rabbimiz, namaz kılmamızı mutlak olarak emretmis, yukarıda


geçen âyet ve hadislerde de görüldügü gibi namazsızlıgın


kâfirlerin ve müsriklerin vasıflarından oldugu bildirilmistir.


Yaratanına degil de kendi zevk ve sehvetine uyan kimsenin


kalbinin temiz olması mümkün degildir.Bu, seytanın onu


kandırmadaki bir yöntemidir. Gerçekten kendi ve âilesinin


menfâatini düsünen kimse,kendini böyle ucuz sözlerle kandırmakla


degil, Rabbinin Kur’ân-ı Kerim’de ona ne buyurdugunu


ögrenmekle mesgul olur.


Gözümüzün nûru namazla ihyâ olmaya, âilemizi,


arkadaslarımızı ve çevremizdekileri de ihyâ etmek üzere, tam


bir içtenlikle karar vererek tevbeye sarılmalıyız. Allah’ın


affından yüz çevirenlerden baska kimsenin helâk olmayacagı


gerçegi karsısında inat etmek ve yine de namazdan gafletle


1 Necm Sûresi: 32


Rasûlul Rasûlullah-sal lalahu aleyhi ve sel lem- 'in Abdest ve Namazı


33


günleri geçirmek, insan için takdir edilen onurlu makama asla


yarasmaz. /yi günümüzde Allah’a kosarsak, bizi imtihan ettigi


zorlu günlerimizde yardımını esirgemez. Bunca gerçeklerden


sonra yine de günah içerisinde kalmaya devam etmek, âhiret


günü kör olarak hasredilmekten razı olmaktır.


“Ve seytan, Allah’ın affına güvendirerek sizi kandırmasın.” 1


“Bana ibâdet etmekten büyüklenip yüz çevirenler, muhakkak


ki, küçülmüs olarak Cehenneme gireceklerdir.” 2


“Öyle bir günden korkun ki, onda bütün insanlara sadece


kazanmıs oldukları seyler ödenir. Ve onlar bu konuda hiçbir haksızlıga


ugramazlar!” 3


“Biz onu kıyamet günü kör olarak hasrederiz.O, “Rabbim!


Beni niçin kör olarak hasrettin? Oysa ben,hakikaten görür idim” der.


(Allah) Buyurur ki: “Dste böyle.Çünkü sana ayetlerimiz geldi; ama


sen onları unuttun.Bu gün de aynı sekilde sen unutulursun!” 4


1 Lokman Sûresi: 33


2 Mü'min Sûresi: 60


3 Bakara Sûresi: 281


4 Tâ Hâ Sûresi: 124-126



Son G?nderiler

MÜSLÜMAN BİR VAZİDEN ...

MÜSLÜMAN BİR VAZİDEN HIRİSTİYAN BİR KİŞİYE MESAJ

ALTI GÜN ŞEVAL orucun ...

ALTI GÜN ŞEVAL orucunun fazileti

HİZİPÇİLİK VE ALLAH’A ...

HİZİPÇİLİK VE ALLAH’A DAVETTE OLUMSUZ ETKİLERİ...